Koskoca bir yaz her yıl olduğu gibi 1 dakikada geçti gitti. Ama en önemlisi güzel hatıralarla geçmesi. Benimki de Alaçatı’da dolu dolu geçti. Pandemi sebebi ile evde geçen aylardan sonra gideyim mi, gitmeyeyim mi diye tereddüt etmeme rağmen başladım Alaçatı Cahide’deki vazifeme.

Hiç beklemediğim halde görmeyi istediğim dost, arkadaş ve tanıdıklarımı görebildim. Başta hijyen ve ses vs tüm restoran ve kulüp kurallarını fazlası ile yerine getirdik. Birçok tebrik aldık. Geçen yaz yapmadığımız etkinliklerden bazılarını bu yaz yaptık.

Mesela sevilen sanatçılar Linet, Serkan Kaya, Koray Avcı, Yıldız Tilbe ve canım arkadaşım Fatih Ürek sahne aldı.

Vefatından sonra adını verdiğimiz Huysuz Virjin sahnemizde can buldu. Her gece kapanmaya 4 dakika kala dev ekranda görüntüsünü vererek Huysuz Virjin’in şarkısı ile final yaptık. Bu arada misafirim Semiha Yankı geldiği her akşam mekanı alkıştan yıktı.

Tabii yeni mekanlar da keşfedildi.

Can dostum Neslihan Yargıcı defalarca Çeşme’ye geldi. Arkadaşımız Erhan Ece ve eşinin Sayfiye adındaki restoranına defalarca gittik. Bazen kahvaltı, bazen de Antakya etleri yenildi.

Canım Muzna’m ile muhteşem bir kahvaltı ettiğimiz sanat galerisi Perispri’ye gittik. Bu yaz yıllarca birlikte çalıştığımız Selami Gülengil, bu günlerde Amerika’da ünlü bir şef olan Aydın Arıcı geldiler ve de epey hasret giderdik. Başta güzeller güzeli Ecem Çebi’nin muhteşem bir mutfak sergilediği L’orient’ta muhteşem yemekler yedik. Tabii ki her zaman olduğu gibi en çok kızım Gülçin Öztürk’ün Majka’sında kahvaltı ve yemeklerimi alırken, oğlum dediğim Mami’nin ‘adı Memiş’ ve yılın restoranı Çeşme Alliance harika yemekler yedim.

Haaaa bir de en çok gittiğim yerler arasında dondurma kralı Franco ve Alaçatı kurabiyecisini atlayamam.  Kaldığım Simira Otel müdüresi Zeynep Hanım başta olmak üzere sahibi İbrahim, oğlu Uğurcan ve yine birlikte çalıştığımız başarılı bir iş adamı olan Ümit Temurçin ile başta Alaçatı’da keyif yaptık.

İzmir’in çok başarılı ve çok kibar işletmeci-patronlarından Baran Aydın’ın mekanlarından Alaçatı Kafası ve Cartel’de Ceyda Ceren ve Alican Yanık ile inanılmaz hatıralar imzaladık. Baran çok başarılı olduğu kadar çok efendi sağlam bir delikanlı. Bu arada bir takım beach ve restoranların da ortağı ve sahibi. Kutluyorum seni Baran Aydın.

Şu sahifemi yazarken fark ettim bu yaz hiçbir yaz gezmediğim kadar çok gezmişim. Ama maskem, kolonyam, tüm engellerimle…

Bir şey daha demek istiyorum.

Hani hep derim bir yeri öğrenmek sevmek istiyorsan orayı orada yıllardır oturuyormuş yaşıyormuş gibi göreceksin bileceksin. Alaçatı’yı da öyle sadece beachlerini, turistik restoranlarını vs değil de başta Alaçatı pazarını, o taşlı sokaklarını, o çoğunun yok edildiği kahvelerini, o ege yemekleri yapılan buram buram Alaçatı kokan lokantalarını görmek oraların tadına varmak lazım.

İyi ki yeni yapılan mekanlar bari eski dokuyu anımsatıyor. Hele kış ah kış öyle güzel oluyor ki Alaçatı’da… Dileğim sadece yazın sadece iki buçuk ayımızı geçirmek ve her konforu bulmak için yaz başı gelinen Alaçatı’yı kışın da besleyip yaza hazırlamak için uğraşı verelim. Bir başına bırakırsak tabii ki yeni sezonunda her şeyi pahalı, temizlenmeye, düzeltilmeye muhtaç bir belde olarak buluruz güzel Alaçatı’yı…

Ve İzmir…

İzmir’e döner dönmez buranın sayılı gençlerinden güzel bir grupla 1 haftadır görüşüyorum. Bol bol da bu çok sevdiğim şehrin bilmediğim yerlerine birlikte gidiyorum. Ne gezdik ne gezdik…

Başta daracık bir sokakta zamanında kürk deposu olup bugün bir saraya dönüşen et restoranı Kürkçü Dükkanı… New York Soho’da çok iyi bir restoranda sandım kendimi… Türkiye ve Miami’de eğitimini tamamlayan gezmeyi sevdiği ve iyi bir gurme olduğu için Ragıpcan Kutsal burayı yaratıyor ve de muhteşem bir et restoranı yapıyor. Çınarlı’da 60 yıllık bu binayı buluyor, öğlenleri gittiğimiz esnaf lokantasının akşam versiyonunu yaratıyor… Başta işletmeci Barış Edinsel ile İzmirli Ömer şef ve harika bir ekiple burayı yaratıyor. Candan kutluyorum.

Hepinize iyi haberlerle dolu, artık bizi üzmeyecek iyi sağlık haberlerinin geleceği serin mutlu bir sonbahar diliyorum. Küçük gezmelerimizi hiç unutmayalım hepsini maskeli ve dezenfektanlı yapalım.  Yapalım ki mutlu bir kış geçirelim.