Yazılar

The Ritz-Carlton, İstanbul 20 yaşında

The Ritz-Carlton, İstanbul 20 yaşında

İstanbul’un simgesi haline gelen The Ritz-Carlton, İstanbul, bu yıl 20 yaşını, yaptığı yeniliklerle kutluyor.

Ayrıcalıklı konaklama hizmetleriyle ‘şehrin içinde misafir olmak’ kavramını konuklarıyla paylaşan otel 20. yılına özel yeniliklerini misafirleriyle paylaşıyor. 2019 yılında tüm odaları yenilenen The Ritz-Carlton içerisinde hizmet vermeye başlayan Vakko Boutique, Vakko Patisserie, Nobu, Sponza ve The Roof misafirlere eşsiz bir dünyanın kapılarını aralıyor.

The Ritz-Carlton, İstanbul

New York’tan dünyaya yayılan efsanevi Nobu Restaurant, temmuz ayından itibaren iki ayrı katta, 80 kişilik terası ve toplam 200 kişilik kapasitesiyle, The Ritz-Carlton, Istanbul içerisinde misafirlerini ağırlıyor.

The Ritz Carlton, Istanbul içerisindeki Vakko Boutique ve Vakko Bistrot, markanın ayrıcalıklı dünyasını ve lezzetlerini otel misafirleriyle paylaşıyor. Sponza, her biri eşi olmayacak şekilde üretilen mücevherlerini, değerli taşlarla olan asırlık deneyim ve titiz çalışmalarını butik mağazasında yansıtıyor.

The Ritz-Carlton, İstanbul

The Roof, The Ritz-Carlton, Istanbul’un terasında, şehrin tam kalbinde konumlanıyor. Otelden ayrı da bir girişe de sahip olan The Roof’ta, sakin dinlenme alanları, havuz keyfi ve açık havada tüm gün süren yemek deneyimi; geceleri seçkin ve modern bir restoran & bar konseptiyle aynı çatı altında sunuluyor.

Şehrin gastronomi mirasına saygı duruşunda bulunan The Ritz-Carlton, İstanbul ayrıca ilham verici bir ortamda modern, füzyon bir mutfak sunuyor. Atelier Real Food, çiftlikten-masaya felsefesinin, evde yetiştirilen domates ve otlar da dahil olmak üzere yerel, mevsimlik malzemeleri kutlayan Akdeniz yemeklerine uygulandığı bir ambiyansa sahip.

The Ritz-Carlton, İstanbul Ayrıcalık düzeyini bir üst noktaya taşımak isteyenler için, restoranın şarap mahzeninde yer alan Chef’s Table, izole mekanında mutfağın hazırlık aşamasını gözler önüne sererek deneyime farklı bir boyut katıyor. Bleu Bar & Lounge zamansız bir ambiyans sunarak Boğaz’a karşı gündelik, şık hislere tercüman oluyor.