Yazılar

Gazino açılıyor

Ödüllü kar şovu geliyor

Sevcan Yaşar; İlhamını hayattan alıyor!

Sevcan Yaşar; İlhamını hayattan alıyor!

‘Miss Model of the World’ tacını oyunculukla değiştiren Sevcan Yaşar, yaşamdan aldığı ilhamla kariyer yolculuğunu sürdürüyor. Orkestra şefi İrsel Çivit’le mutlu bir evliliği olan Yaşar, şimdilerde hem senaryo yazıyor hem de şan dersleri alarak müzikle ilişkisini güçlendiriyor

RÖPORTAJ: NAZAN ORTAÇ

‘Miss Model of Turkey’ ve ‘Miss Model of the World’ birincisi Sevcan Yaşar, modellik kariyerinden oyunculuğa geçişini, Çin’de edindiği deneyimleri ve hayatındaki dönüm noktalarını anlattı. Biyoloji eğitimi alan Yaşar, nasıl oyunculuğa yöneldiğini de paylaşırken, İrsel Çivit ile mutlu evliliği ve müzikle ilgili sorularımıza da yanıt verdi. Senaryo yazmaya başlayan Sevcan Yaşar, gelecek projeleri ve kariyer hedefleri hakkında da ipuçları verdi.

Oyunculuk kariyerinize başlamadan önce Miss Model of Turkey ve ardından Çin’de Miss Model of the World birincisi oldunuz. Bu deneyimler sizi nasıl etkiledi ve oyunculuğa nasıl bir katkı sağladı?

Çin benim ilk yurt dışı deneyimimdi. Orada 66 ülkeden çok farklı insanlar tanıma fırsatım oldu. Ayrıca organizasyon içinde neredeyse her ülkeden farklı meslek gruplarından insanlar tanıma ve sohbet etme fırsatı buldum. Bunlar bana dünyanın işleyiş tarzına, koşullarına, yaşam tarzlarına ve karakterlere nasıl etki ettiğiyle ilgili çok farklı bakış açısı kazandırdı. Tabi ki bu zenginlik oyunculuğuma ve bana büyük katkı sağladı.

Sevcan Yaşar

Ege Üniversitesi’nde Biyoloji Bölümü’nü bitirdikten sonra neden oyunculuğa yönelmeye karar verdiniz?

Oyunculuk, cesaret edemediğim çocukluk hayalimdi. Ailemde genelde doktorlar ve öğretmenler sıklıkta olduğu için Anadolu Lisesi’nde matematik okudum. Ardından da biyoloji geldi. Bu sırada tiyatro seçen arkadaşlarıma özeniyordum tabii. Neyse ki biyoloji diplomasından sonra tekrar sınavlara girip tiyatro okuma fırsatı buldum. O sıralar hem ATV’de ‘Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz’ da oynuyor, hem oyunculuk okuyordum. Zaten mesleğimi yapabiliyorken tiyatro okumaya devam etme nedenim de her zaman öğrenecek bir şeylerin olduğunu düşünmemdi. İnsanların mutlu oldukları, yetenekleri olan mesleği yapmalarının doğru olduğunu düşünüyorum.

İstanbul’a yerleşme kararınızın arkasındaki nedenleri ve bu süreçte yaşadığınız deneyimleri paylaşabilir misiniz?

Yarışmayı kazandıktan sonra oyuncu olabilmek için bir menajer buldum. Çin’de birinci olmam bir avantaj oldu. İstanbul’a daha önce hiç gelmemiştim. Sektörden tanıdığım kimse yoktu. Fakat denemeliydim. Henüz yirmi yaşındaydım. Yarışmadan kazandığım parayla emlakçı, çok iyi kalpli yaşlı bir kadının evinin bir odasını tutabildim. Yaşamsal giderler dışında tüm paramı eğitim için kullanıyordum. Sadece bir şişme yatağım ve antenli küçük bir televizyonum vardı. Hiç TV izlemezdim. O zaman da kapalı siyah ekrana bakıp kendimi hayal ederdim. İlk deneme çekimimde başarılı olup ilk işime girdim; ‘Kayıp Şehir’e. TV’yi o zaman kendimi izlemek için açtım işte. Sonrası geldi. O zamanki cesaretimin babamdan geldiğini düşünüyorum. Çok destek oldu.

Farklı türlerdeki projelerde yer almanıza rağmen, hangi türdeki karakterlerle daha fazla özdeşleştiğinizi düşünüyorsunuz ve neden?

Hayatımızda dönem dönem yeni öğrendiklerimizle, yeni karşılaştığımız deneyimlerle hiç bilmediğimiz yönlerimizi keşfedebiliyoruz. Bu özellikle zorlu seçimlerimizde kendimize, seçtiklerimize şaşırarak oluyor. Dizi ve filmlerde de öyledir. Bir karakter iyi ve kötü arasında seçim yaptığı zaman sıkıcıdır. İki kötü ya da iki iyi şey arasında yaptığımız zorlu seçimler kaderimizi belirler. Bu derece sürekli keşfettiğimiz değişken ve karışık bir yapımız varken, empati kuruyorum. Fakat oynadığım bir karakterle özdeşleştiğimi söylemek çok zor.

Sevcan Yaşar

EŞİM, DAHA İYİ YÖNLERİMİ KEŞFETMEMİ SAĞLADI

İki yıl önce müzisyen İrsel Çivit ile evlendiniz. Evlilik öncesi ve sonrasında hayatınızda bir değişim hissettiniz mi? Bu değişim hem kişisel yaşantınıza hem de kariyerinize nasıl yansıdı?

İrsel, evet birçok enstrüman çalıyor fakat iş tanımı composer ve maestro. Yani besteci ve orkestra şefi. Dizi ve film müzikleri yapıyor. İrsel daha iyi yönlerimi keşfetmemi sağladı. Hayattaki en büyük şanslarımdan biri onu tanımış olmak diyorum. Bunu romantik bir yerden söylemiyorum. Dünyada iyi ve kötü insanların olduğunu ve kendi değerimi de beraberinde fark ettiğim bir dönemde hayatıma girdi ve iyi kalmak için çaba harcayan, fedakârlık yapabilen insanların da olduğunu görmek umut verdi. Bu; beni daha sabırlı ve sakin yaptı. Mesleğimde de en büyük destekçim oldu. Hayatıma gelen huzur elbette mesleğime de yansımıştır.

Eşinizle birlikte müzikle ilgili ortak projeler düşünüyor musunuz?

Aslında profesyonel bir şey düşünmüyorum tabii ki. İrsel’le biz evde sürekli çalıp söylüyoruz zaten. Belki bir gün sizinle de paylaşırız. Güzel bir anı olurdu. Fakat sesimi kullanmakta çok çekingenim. Bugünlerde şan dersleri alıyorum. Son dönemde her ne kadar oyuncu seçimleri çoğunlukla buna göre olmasa da, bir oyuncunun her yaşta, her konuda kendini donatmasının, oyunculuğu istemenin kendisinden daha önemli olduğunu düşünüyorum.

Kariyerinizde karşılaştığınız zorluklardan birini veya bir dönüm noktasını bizimle paylaşabilir misiniz?

Pandemi dönemi benim için zordu. İşimi yapmadığım zaman kıyıya çekilmiş kayık gibi hissediyorum. Yaşam amacım elimden alınmış gibi geliyor. Fakat o dönem yıllardır ertelediğim yazma işine girişmek zorunda kaldım ve bu benim için büyük keşif ve dönüm noktası oldu. Şimdilerde senaryo yazıyorum ve oldukça keyif alıyorum.

Sosyal medya ve hayranlarınızla etkileşiminiz hakkında düşüncelerinizi alabilir miyiz? Sosyal medya platformları üzerinden paylaşımlarınızı nasıl yönetiyorsunuz?

Sosyal medya işimden dolayı içinde olduğum bir yer. Aslında birçok insan gibi ben de kirli olduğunu düşünüyorum. Kötü haberlerden çok etkilenip çok üzüldüğüm için sınırlı süre vakit geçiriyorum. Hayranların yazdıkları güzel şeyler de mutlu ediyor tabii. Örneğin; bir davete motivasyon konuşmacısı olarak gittim. Anlattıklarımdan mutlu olup teşekkür eden insanlar yazdığında ben de motive olup işime daha çok sarılıyorum. Paylaşımları nasıl yapacağımı bu yıla kadar bilmiyordum. Fakat biraz destekle nasıl yönetileceğini anladım ve uyguladım. Yine de zaman zaman on beş yirmi gün yok olmak, kendimle ilgilenmek hoşuma gidiyor.

Gelecek projeleriniz ve kariyer hedefleriniz hakkında bizi bilgilendirir misiniz? İleride izleyicilere neler sunmayı planlıyorsunuz?

En son ‘Yalı Çapkını’nda oynadım. Gelecekte nasıl bir rol gelir bilemiyorum fakat aynı anda hem dram hem komedi oynayasım var. Her oyuncu gibi bende birikmiş duygularım için çıkış rolü arıyorum. Bizde hayattaki yeni deneyimler, duygular hemen herkesle paylaşılması gereken hazine gibi. Diğer yandan yazıyorum. Gelecek beni çok heyecanlandırıyor. Birlikte göreceğiz.

Düğünde tercihi kendi tasarımı oldu

Düğününüzde giydiğiniz pantolon takımı çok beğendim; radikal bir seçim yapmışsınız. Bu stil tercihinizi anlatır mısınız?

Teşekkür ederim. Gelinlik seçme dönemlerini bilirsiniz, birden önünüzde on tane seçenek olur ve onları da yüz taneden on taneye indirmişsinizdir. Birkaç tasarımcı arkadaşımızla konuştuk. Fakat içime sinmedi. Hep istedikleri bir dokunuş yaparlar çünkü. Ben tamamen kendi zevkime göre olsun istedim. Bir gün giydiğim takımın benzerini Pinterest de gördüm. Fransız esintileri, feminist yanımı okşayan pantolon beni kilitledi. Kısmen değiştirerek işinin ehli bir terziye gönderdim. Ne istediğimi söyledim. Sadece verdiğim ölçülerimle iki günde dikti. Gidip provada düzeltmeleri yaptık. Aynı gün bitirdi, alıp geri döndük. Saç aksesuarını aldığım yerden iki farklı modelin birleştirilmesini istedim farklı şekilde kullandım. Aslında kendi tasarımımı giymiş oldum. Daha özeli olamazdı. Kendi çizdiğim parçalar var. Belki aynı kişiyle ilerde bir çalışma yapmayı da düşünüyorum.

KÜNYE:

Fotoğraflar: Murat Arık @amuratarik

Saç-Makyaj: Tolgahan Karataş @tolgahankaratas

Menajer: Buket Kahraman @buketkahramantm

PR: @bgpragency; Begüm Kılıç @begkilic, Nur Eriş Kuran @nureriskuran

TOPRAK SAĞLAM  “Hayal ettiklerimi yaşıyorum”

TOPRAK SAĞLAM  “Hayal ettiklerimi yaşıyorum”

25 yıllık kariyerinde iddialı işlere imza atan ve şimdilerde ‘Yalı Çapkını’ dizisiyle dikkat çeken başarılı oyuncu Toprak Sağlam’la keyifli bir söyleşi gerçekleştirdik. Sağlam, oyunculuğunun köklerini, projelerini ve müzik kariyeriyle ilgili heyecan verici detayları paylaştı…

Röportaj: NAZAN ORTAÇ

TOPRAK SAĞLAM 

Oyunculuğa olan tutkunuz nereden geliyor? Çocukluğunuzdan itibaren oyuncu olma hayaliniz var mıydı?

Ben hep söylerim; bu bir kod. Onunla doğuyorsunuz. İki yaşındayken masanın üstünde şarkılar söylermişim. Ve çok küçükken, ilk kendim söylemişim ‘ben oyuncu olacağım’ diye. 13 yaşımda ilk işimi yaptım. Bu sene sektördeki 25’inci senem. Hâlâ kendimi yeni başladığım yıllardaki gibi heyecanlı hissediyorum.

Farklı türlerde dizi, film ve tiyatro projelerinde yer aldınız. Hangisi sizi daha fazla besliyor ve hangi projeler sizin için özel bir anlam taşıyor?

Hepsi kalbe giden farklı damarlar. Hepsinin bir işlevi var. Biri olmazsa diğeri olamıyor. Hepsini çok seviyorum. Tiyatroyu diğerlerinden daha heyecanlı kılan şey; seyirciyle o anı, o anda paylaşıyor oluşumuz. Onun tatmin duygusu bambaşka. Bir de müzikalse tutmayın beni (gülüyor).

Oyunculuk kariyerinizde sizi en çok etkileyen isimler veya roller neler oldu? Bu kişiler veya projeler sizi nasıl şekillendirdi?

Her şeyden önce kıymetli hocalarım Müjdat Gezen ve Mustafa Alabora. Okulum; Müjdat Gezen Sanat Merkezi. Dönüm noktamdır. ‘Karınca Yuvası’ ve ‘Bodrum Masalı’ tadı damağımda kalmış işlerim ve rollerim. Hem öğrendiğim hem öğrettiğim, farkındalıklar yaşadığım, derinleştiğim, dönüştüğüm ve dönüştürdüğüme şahit olduğum işlerdi.

TOPRAK SAĞLAM 

‘Yalı Çapkını’ dizisindeki karakterinize nasıl hazırlandınız? Rolünüzü anlatır mısınız?

Zerrin bir anne, hırslı, güçlü, gözü kara, kızı için her şeyi ama her şeyi yapabilecek bir anne. Hiç bilmediğim, sahip olmadan da anlaşılamayacak bir duygu bence. Böyle durumlarda daha çok metot kullanıyorum. Eric Morris bende çok çalışan bir sistem. Onun tekniklerinden yararlandım.

‘Yalı Çapkını’ dizisinin popülerliği hakkında ne düşünüyorsunuz? Projeye dâhil olma kararınızda etkileyici olan unsurlar nelerdi?

İyi yazılmış, iyi yönetilmiş, iyi oynanmış, her şeyiyle iyi yönetilmiş bir işin popüler olmasına şaşırmamak gerekir. Ben oynamaktan beslenen bir oyuncuyum. Projede oynamak ve performans alanım ne kadarsa, beni işe çeken baş unsur bu oluyor. Sahne sayımın çokluğundan bahsetmiyorum burada. Bir sahne yazılmışsa da tatmin ayrılmalıyım setten. Senaristimiz Barış Günger sağ olsun oynamaya doyamadığım sahneler yarattı. Harika bir ekip ve en değerli ustalarla çalışmak. Nasıl dâhil olmazdım ki?

“AİLEM HEP EN BÜYÜK DESTEKÇİMDİ”

Kendi oyunculuk tarzınızı nasıl tanımlarsınız? İzleyicilere bırakmak istediğiniz bir izlenim veya mesaj var mı?

Tam bir metot oyuncusu sayılmam. Zaman zaman faydalandığım teknikler var. Tüm metotları deneyimleyip, bende çalışanları kendime göre sentezliyorum. Her zaman doğalcı oldum. Temelim; oynamıyormuş gibi oynamak. Üzerine ekleyerek, yeni şeyler keşfederek devam edecek. Şimdilerde Meisner tekniği çalışmaya başladım. Yakınlarda katılacağım bir workshop var, heyecanla ona hazırlanıyorum.

Kariyerinizde karşılaştığınız zorluklar oldu mu, olduysa nasıl aştınız? Bu süreçte öğrendiğiniz en önemli ders nedir?

13 yaşında çalışmaya başlayan bir kız çocuğu zorluk yaşamaz mı? Elbette yaşadım. Ergenliğim sektörde geçti. Ama ben her zorluğu hep kendime inanarak, güvenerek ve çok daha fazla çalışarak aştım. Ailem hep destekçimdi. Anne ve babacığıma sonsuz teşekkür ederim. Öğrendiğim en büyük şey; bu hayatta tek başımayım ve benden daha önemli hiçbir şey yok. Her şey önce kendini gerçekten sevmek ve farkında olmakla başlıyor.

TOPRAK SAĞLAM 

Özel hayatınız çok fazla bilinmiyor; hayranlarınız merak içinde… Bizimle paylaşır mısınız; kalbiniz dolu mu?

Hayatımda şu an biri yok ama bu boş olduğu anlamına gelmez (gülüyor)…

Aynı zamanda şarkıcısınız; müzik kariyeriniz için hedefleriniz var mı? Ya da ilerisi için hayalleriniz neler diye sorsam?

Aşırı heyecanlı olduğum bir süreçteyiz. Yeni şarkıya hazırlanıyoruz, orkestra kuruyoruz. Yeni yılda sahneler de başlayacak. Hayal ettiğim şeyleri şükür olsun hep yaşadım bugüne kadar, bu şekilde de devam da ediyor. Gerçekleştiğini görüyorsanız; bilin ki mutlaka bir gün bir yerde hayalini kurmuşumdur.

“Kimsenin hayatını merak etmiyorum”

İzleyicilerinizle bağ kurma konusunda nasıl bir yaklaşım benimsiyorsunuz? Sosyal medyayı aktif olarak kullanıyor musunuz?

Sosyal medyayı aktif olarak kullanıyorum ama kendi kurallarımla. Takipçilerimi çok seviyorum, bazılarıyla birebir temas kuruyorum. Bazen sık paylaşım yapıyorum, bazen detoks yapıyorum ve 3-4 gün hiç bakmıyorum. Çok severek, merakla takip ettiğim sinema, sanat, moda ve seyahat sayfaları var, onlar dışında kimsenin hayatını çok merak etmiyorum. Gerçek gelmiyor bana. 25 senedir içinde olduğum bir dünya. Neyini merak edeyim (gülüyor).

Photo by: Eray Kıray @eraykiray @gettostudio

Styling: Derya Balkan @deryablkn & Pınar Turan @pinarrturan

Makyaj: Özlem Demir @ozlemmdemirofficial

Hair styling: Erbil Çaylak @erbil.caylak

Menajer: Buket Kahraman @buketkahramantm

PR Ajans: Begüm Kılıç @begkilic & Nur Eriş Kuran @nureriskuran @bgpragency

Aslı Turanlı “İnadına iyi kalmayı seçiyorum”

Aslı Turanlı “İnadına iyi kalmayı seçiyorum”

Ekranların güzel oyuncusu Aslı Turanlı, kendini ‘hayalperest’ olarak tanımlamıyor. Gerçekçi olmayı seçen Turanlı, kötülük karşısında da intikam duygularını geride bırakmayı daha doğru buluyor ve “İnadına iyilik” diyor.

Oyunculuk kariyerinde her projede farklı bir deneyim yaşayan Aslı Turanlı, hayalperest olmadığını söylüyor ama inadına iyimserliği ile dikkat çekiyor. Zaman zaman sosyal medyadan uzak durarak kendi iç dünyasına odaklanan Turanlı, Shakespeare’ın ünlü tiradıyla yaşamının mottosunu belirliyor.

Bizimle güzelliğinin sırlarını da paylaşan oyuncu, sporu hayatına nasıl entegre ettiğini anlatıyor ve kariyerindeki dönüm noktalarını samimiyetle anlattı. Aslı Turanlı, hem kariyerindeki başarıları hem de kişisel gelişimi üzerine soruları içtenlikle yanıtladı.

Röportaj: NAZAN ORTAÇ

Aslı Turanlı

Kariyerinize başlamadan önceki hayaliniz neydi ve bu hayalinize ne kadar yaklaştınız?

Çok hayalperest olduğum söylenemez… Ancak her yaptığım şeyin daha iyisini düşündüğüm ve yapacağıma inandığım için hiçbir zaman doyuma ulaşabileceğimi düşünmüyorum. Galiba beni motive eden de bu.

İdol aldığınız veya ilham aldığınız kişiler var mı? Eğer varsa, neden bu kişiler sizi etkiliyor?

Açıkçası yok. Sevdiğim, oyunculuğunu beğendiğim tabii ki insanlar var ama idol demem için her şeyini sevmem gerek. Bir insanın her şeyini sevmenin ya da sevdiğini iddia etmenin çok abartılı olduğunu düşünüyorum.

Aslı Turanlı

Hayatınızdaki en önemli öğrenme deneyimi nedir ve bu deneyim sizin için nasıl bir dönüm noktasıydı?

Çok sevdiğim birinin bana yaptığı bir hata şaşırmamı ve çok sinirlenmemi sağlamıştı. Tabii ki üzülmüştüm de ama o deneyimi dönüştürürken yaptığım yorum önemli. Ben inadına iyi kalmaya karar verdim; kim ne yapıyorsa yapsın! Sadece izleyip akışını bırakmak, iletişimi kesmek en büyük ders oldu. Zaten en büyük intikam, intikam fikrinin hiç olmaması. Şimdi en mutlusu benim; sıfır toksik.

Kendi kariyerinizde veya hayatınızda öne çıkan bir öğüdü paylaşabilir misiniz?

Birçok hocamın, büyüğümün emeği üstümde ama okuduğum bir Shakespeare tiradı, hayatımın mottosu diyebilirim: “To be or not to be.” Biliyorsunuz bu, ‘Hamlet’ oyununun meşhur bir tiradıdır, yani “Var olmak mı, yok olmak mı, bütün sorun bu! Dur, yeter…” Yani ölmek uyumak, o kadar…

Aslı Turanlı

TELEFONA HİÇ BAKMADIĞIM

ZAMANLAR DA OLUYOR

Farklı türdeki projeler arasında geçiş yapmak size nasıl bir tatmin sağlıyor?

Her oyun her senaryo ayrı bir şey benim için. Yeni bir insan tanıyorsun, dönüşüyorsun, kendi içinde onu buluyorsun… Çok heyecan verici.

Sosyal medya, günümüzde birçok oyuncu için önemli bir platform haline geldi. Sosyal medyayı siz nasıl kullanıyorsunuz ve hayranlarınızla nasıl etkileşimde bulunuyorsunuz?

Sosyal medya eskiden çok umursadığım bir yerdi. Şimdi yorumları bile okumuyorum! Çünkü kolay etkilenen biriyim, bir de dünyadaki her kötü, acı olay, savaş hemen sosyal medyaya düşüyor. Bunları her ayrıntısıyla görmek istemiyorum, o zamanlar kullanıyorum telefonu bile.

Aslı Turanlı

Gelecekte hangi tür projelerde yer almayı hayal ediyorsunuz?

Açıkçası bilmediğim bir şeyi hayal edemem ama her projeyi heyecanla okuyacağımdan şüphe duymuyorum.

Güzelliğinizle dikkat çeken bir isimsiniz. Kişisel bakımınıza yönelik en iyi tavsiyeniz nedir?

Çok teşekkür ederim öncelikle. Gece kremi kullanmaya başladım yeni yeni… Her zaman söylediğim bir şey var; yüz temizliğine çok önem veriyorum. Zaten çok makyaj yapan biri değilim gün içinde. Bol bol su içiyorum. Ama dozu iyi ayarlamak lazım tabii, her şeyin aşırısı zarar. Sabahları suyuma elma sirkesi ve bir çay kaşığı ölçekte çörek otu yağı karıştırıp içiyorum. Çok yararını gördüm düzenli olarak uyguladığımda.Aslı Turanlı

Sporun hayatınızdaki yeri nedir? Hangi sporları tercih ediyorsunuz?

Sporu aslında dönemsel yapabiliyorum. Bizim çalışma hayatımızda düzenli olarak spor yapabilmek çok başarabildiğim bir şey olmuyor. Ama kas gelişimi için pilatese her zaman özen gösterdim. Haftada 2-3 gün pilates yapıyorum. Bir de köpeğim olduğu için onunla her gün dolaşıyorum. Tenis oynadığımı herkes bilir zaten. Bir şeyi her gün yapınca yaşam tarzına dönüyor.

Aslı Turanlı

Çocukluğundan beri sahnede

1993 doğumlu olan Aslı Turanlı, oyunculuk kariyerine ilkokul yıllarında adım attı. Marmara Üniversitesi Uluslararası Ticaret bölümünden mezun olan Turanlı, aynı zamanda Müjdat Gezen Sanat Merkezi Oyuncu Stüdyosu’nu başarıyla tamamladı. Küçük yaşlardan itibaren tiyatro sahnelerinde boy gösteren güzel oyuncu, birçok tiyatro oyununda önemli roller üstlendi. Dizi ve sinema oyunculuğuyla tanınan Turanlı, TV sunuculuğu eğitimi de aldı. Emek Sahnesi’nde sahne almanın yanı sıra, Tiyatro Karnaval’da sahnelenen “Ahh Süreyya” müzikalinde de başarılı performans sergiledi. Ekranların uzun soluklu dizisi “Arka Sokaklar”da yer alan Aslı Turanlı, “Aslı Gibidir” filmiyle de beyazperdede hayranlarıyla buluştu. Sosyal medyayı aktif bir şekilde kullanan oyuncu, hayranlarıyla olan etkileşimiyle de dikkat çekiyor. Aslı Turanlı, hem sosyal medyanın hem de ekranların yükselen yıldızlarından biri olarak yoluna devam ediyor.

Hoş geldin 2024!

Aşk ve ikinci şanslar…

Yılın filmi olmaya aday

Su altında sanat

Nazan Ortaç