Yazılar

BİLGİ’den engelsiz mutfak atölyesi

İstanbul Bilgi Üniversitesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü ile Engelli Öğrenci Birimi, görme engelli bireylerin mutfakta bağımsızlık kazanmalarını desteklemek amacıyla “Mutfağı Dokunarak Öğreniyorum” adlı bir atölye düzenledi.

Görme engelli üniversite öğrencilerine yönelik düzenlenen atölyede öğrenciler, tek başına yemek yapma konusunda bilgi ve deneyim kazandı

İstanbul Bilgi Üniversitesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü ile Öğrenci Destek Merkezi-Engelli Öğrenci Birimi, görme engelli bireylerin mutfakta bağımsız hareket edebilmesini desteklemek amacıyla “Mutfağı Dokunarak Öğreniyorum” adlı bir atölye çalışması gerçekleştirdi. santralistanbul Kampüsü’nde düzenlenen etkinlikte görme engelli üniversite öğrencileri tek başına yemek yapma konusunda bilgi edinip deneyim kazandı.

‘Bağımsızlık ve özgüven için önemli bir adım’

BİLGİ Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Fikret Soner, “Görme engelli bireylerin günlük yaşamda bağımsız hareket edebilmesi, topluma aktif katılımlarını sağlayan en önemli unsurlardan biri. Projemiz, temel mutfak becerileri kazandırarak onların özgüvenini ve bağımsızlığını desteklemeyi hedefliyor. Bu tür eğitimlerin yaygınlaşması, engelli bireylerin yaşam kalitesini artırmada önemli bir adım olacak” dedi.

Etkinlik sonunda öğrenciler, hazırladıkları yemeklerin tadına bakarak deneyimlerini paylaştı. Program, teşekkür belgelerinin katılımcılara takdim edilmesiyle sona erdi.

Üç günlük sağlıklı yaşam, eğlence ve gastronomi yolculuğu

The Bodrum EDITION, büyüleyici atmosferi ve sonbaharın dingin, ruhu besleyen dokusuyla 1-3 Kasım tarihleri arasında üç günlük unutulmaz bir sağlıklı yaşam, eğlence ve Michelin yıldızlı bir gastronomi yolculuğuna ev sahipliği yapıyor.

Alanında deneyimli wellness uzmanları rehberliğinde gerçekleşecek Sabah Yogası, Bootcamp gibi ritüellere eşlik eden Ege’nin sakin suları, misafirlere eşsiz bir keşif yaşatmayı bekliyor. Program, Michelin yıldızlı şef Osman Sezener’in titizlikle hazırladığı gastronomik lezzetlerle zenginleşirken, DJ Berk Büyükakın’ın deniz kenarında gerçekleşecek performansıyla misafirlere büyüleyici bir akşam sunulacak.

Programın ilk akşamı, Michelin yıldızlı şef Osman Sezener’in zarif dokunuşlarıyla hazırlanmış özel bir akşam yemeği ile KITCHEN’da başlıyor. Akşamın ilerleyen saatlerinde ise, The BEACH CLUB’ta, DJ Berk Büyükakın’ın büyüleyici müzikleri eşliğinde misafirler sonbaharın huzur verici ritmiyle deniz manzarasının tadını çıkarıyor.

İkinci güne, Sunset Terrace’da yapılacak Sabah Yogası ile dingin bir başlangıç yapılıyor ve ardından güne KITCHEN’da sunulan zengin bir kahvaltı ile devam ediliyor. Gün boyu misafirler The BEACH CLUB’ta, Ege’nin kristal berraklığındaki suları eşliğinde keyifli anlar geçirirken, akşam yemeğinde MORENA’da sunulan seçkin lezzetler, gastronomi tutkunlarına eşsiz bir deneyim sunuyor.

Üçüncü ve son güne Bootcamp ile dinamik bir başlangıç yapılıyor. Ardından KITCHEN‘da sunulan özenle hazırlanmış kahvaltı, güne lezzetli bir dokunuş katarken, günün geri kalanında Ege’nin huzur veren atmosferinde dinginlik içinde vakit geçirme fırsatı sunuluyor. Bu özel hafta sonu, katılımcılara unutulmaz anılar bırakarak, şehre daha enerjik ve zinde dönmelerini sağlıyor.

Gastronomi öğrencileri kıdemli şeften uygulamalı eğitim

Gastronomi öğrencileri kıdemli şeften uygulamalı eğitim

Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü öğrencileri, IC Hotels Santai Family Resort Kıdemli Şef’i Veli Ekinci’nden uygulamalı eğitim aldı.

Gastronomi ve Mutfak Sanatları Uygulama Laboratuvarı’nda verilen eğitimde Şef Ekinci, balık temizleme tekniklerinden et pişirme yöntemlerine kadar geniş bir yelpazede bilgi ve tecrübelerini paylaştı.

IC Hotels Santai Family Resort’un Kıdemli Şef’i Veli Ekinci, İbrahim Çeçen Vakfı Gastronomi ve Mutfak Sanatları Uygulama Laboratuvarı’nda öğrencilerle bir araya gelerek geleceğin şeflerine ilham kaynağı oldu. Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü öğrencilerinin katıldığı uygulamalı derste Şef Veli Ekinci, gastronomi sanatındaki önemli noktalara değindi.

Balık açma ve temizlemeden soslama tekniklerine kadar balık pişirmenin inceliklerini uygulamalı olarak paylaşan Kıdemli Şef Veli Ekinci, tavuk ve et pişirme teknikleri üzerine de önemli ipuçları verdi. Eğitimde ayrıca tabak dekorlama, yan ürün uyumu, tabak seçimi ve et temizleme teknikleri gibi konular da ele alındı.

İtalyan Mutfağı Haftası’nda “Lezzetle Sağlık Bir Arada”

İtalyan Mutfağı Haftası’nda  “Lezzetle Sağlık Bir Arada”

İtalya’nın gastronomik zenginlikleri, bu yıl da “Lezzetle Sağlık Bir Arada” teması altında, yemeğin kültürel bir ifade olarak gücünü ve sağlıklı yaşamın bir parçası olarak rolünü kutluyor.

İtalyan gastronomisinin en seçkin ve özgün değerlerini dünya çapında sergilemek amacıyla başlatılan İtalyan Mutfağı Haftası, İtalyan yemek kültürünün uluslararası sahnede tanıtılması, İtalya’nın hedefe yönelik ihracatını, uluslararası iş ilişkilerini ve turizmini güçlendirmeyi hedefliyor.

İtalya’nın dünyadaki büyükelçilikleri, konsoloslukları ve kültür enstitüleri İtalyan Ticaret Ajansı ofisleri ile gerçekleştirilen etkinlik bugüne kadar yüzden fazla ülkede ve toplamda 8.000’den fazla girişimle İtalyan mutfağının inceliklerini paylaşıldı.

Bu yıl, sekizincisi düzenlenen İtalyan Mutfağı Haftası’nın odak noktasını İtalyan Mutfağı Sofralarda: Lezzetle Sağlık Bir Arada teması oluşturuyor. Bu temanın kökleri, İtalyan mutfak geleneğinin yalnızca etkileyici lezzetler sunmakla kalmamasına; iyi ve dinç bir yaşam biçimini teşvik etmesine uzanıyor. İtalyan mutfak kültürü, sürdürülebilirlik ve yerel ürünlerin kullanımı gibi unsurlarla besleniyor ve böylece yemeğin sadece bir lezzet aracı değil, aynı zamanda bir zindelik kaynağı olarak önemini vurguluyor.

 

Yuca’da yeni sezon başladı

Yuca’da yeni sezon başladı

Haliç manzarası eşliğinde yenilenen lezzetleriyle The Halich Otel’in roofunda konumlanan Yuca yeni sezonuna merhaba dedi.

Anadolu’dan ve dünyadan özenle seçilen yemekleri, gün boyu devam eden organik serpme kahvaltısı, pazar günlerini eşsiz kılan brunchları ve tadı damakta bırakan kokteylleri ile şehrin kalbinde konuklarına keyifli saatler vadediyor.

Klasikleşen lezzetleri kendine has yorumuyla buluşturan Yuca’da vejeteryanların gözdesi Pancar Carpaccio, damak çatlatan Avokado Karides, başyapıtlardan Tuna Tartar ve daha birçok gözde lezzetleri bulunan Yuca, güçlü menüsü ile gönülleri fethediyor.

Kahvaltıdan atıştırmaya, öğle yemeğinden akşam yemeğine hizmet veren Yuca, haftanın yedi günü sabah 08.00’dan itibaren misafirlerini bekliyor.

Gaggenau tasarım ve gastronomi buluşmaları

Gaggenau tasarım ve gastronomi buluşmaları

Lüks mutfak aletleri markası Gaggenau, Tasarım ve Gastronomi Buluşmaları’nda Duduu Studio ekibinden İç Mimar Hasan Burak Akyıldız ve İç Mimar Jale Kulin’i ağırladı.

Şef Eren Erdem’in Duduu Studio ekibine özel bir yemek hazırladığı davetin sohbeti lezzet ve tasarım üzerine oldu.

İkili Eren Erdem’in buharlı fırında ve Teppan Yaki’de hazırladığı lezzet dolu menüsü eşliğinde keyifli bir sohbet gerçekleştirdi. Başlangıçta rezene salatası ile steak tartare ve ana yemek olarak bezelye püresi ve buharda mevsim sebzeleri ile sous vide bonfile hazırlayan Erdem, tatlı olarak Lotus crumble ve antep fıstığı sorbe ile poşe armut servis etti.

 “Birlikte çalışabilmek lüks mü?”

Duduu Studio tasarım partnerlerinden İç Mimar Hasan Burak Akyıldız ve İç Mimar Jale Kulin, dostlukları işe dayanan iki eski arkadaş. Sınırlama olmadan birlikte çalışmak ve tasarıma farklı renkler katmak önemli ve herkesin kattığı tasarım dili bambaşka, diyen Akyıldız, Duduu Studio’da kolektif bilinci, tasarımın her anında yaşayıp sevdiği dostları ile güçlerini birleştirmek istemiş. Jale Kulin ise kolektif çalışmalara duyduğu inancı şu sözlerle dile getiriyor: “Dünya kolabrasyon dünyası. Ben bu mesleği tenis maçına benzetiyorum. Hiçbir zaman iyi top gelemez ve ancak karşındaki kadar iyi oynarsın. Farklı oyuncularla oynamadıkça da gelişmezsin. Biz tasarımcılar birbirimizden öğrenerek gelişiyoruz.”

Yemeğin iyi hissettirmesi ve mekanın buna katkısı üzerine gerçekleşen sohbette Jale Kulin, benim evimin içinde her alanın bana konfor yaratması lazım, diyor ve ekliyor: “Mekanda akustik, masanın sandalye ile ilişkisi gibi önemsiz gözüken detaylar yemek yiyen kişiyi yormamalı. İyi hissetmek bir sürü elemanın bir araya gelmesi ile oluyor.”

Ramazan’a özel reçeteli beslenme önerileri

Ramazan’a özel reçeteli beslenme önerileri

Ramazan ayında sofralara lezzet katacak özel tarif reçetelerini paylaşan İstanbul Bilgi Üniversitesi Gastronomi ve Mutfaklar Sanatları Bölüm Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Dilistan Shipman: “Aşırı yağlı ve ağır yiyeceklerden uzak duralım” dedi

Ramazan ayının gelmesiyle birlikte değişen beslenme alışkanlıkları doğrultusunda uzmanlar bilinçli yeme davranışına dikkat çekiyor. Yeme sıklığının ve sıvı tüketiminin azaldığı Ramazan ayı için İstanbul Bilgi Üniversitesi Gastronomi ve Mutfaklar Sanatları Bölüm Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Dilistan Shipman, iftarda ağır ve yağlı yiyeceklerden uzak durulmasını tavsiye ederek tam tahıllı ekmek, esmer pirinç ve yulaf ezmesinin, protein kaynağı olarak süt, yoğurt, yumurta ve kuruyemişlerin ve sağlıklı yağ kaynağı olarak ise kabuklu yemişlerin ve zeytinin öğünlere dahil edilmesi gerektiğini söylüyor.

Sindirimi kolay besinler tercih edilmeli

“Yumurta, peynir, domates, salatalık, yeşillik ve esmer ekmek gibi sindirimi kolay besinler tercih edilmeli. Böylece hem bağırsaklar düzenli çalışır hem de hazımsızlık önlenir. Sebze ve meyve tüketimi artırılmalı. İftarda et yemekleri sebzeli yapılmalı, yoğurt ve ayran gibi hazmı kolaylaştırılan yiyeceklerle beraber yenmeli. Tatlı olarak hamur tatlıları yerine meyveli ve sütlü tatlılar tercih edilmeli. Sarmalar ve börekler yerine uzun süre tokluk hissi veren ve kolay sindirilen kuru meyveler, çerezler ikram edilebilir” diyen Dr. Öğr. Üyesi Dilistan Shipman, ayrıca gün içinde yürüyüş ya da ev içerisinde yapılabilecek fiziksel aktiviteleri de unutmamak gerektiğini vurguladı.

Beslenme önerilerini paylaşan Dr. Öğr. Üyesi Dilistan Shipman, Ramazan ayında sofralara lezzet katacak özel tarif reçetelerini de sıraladı.

Anneannemin Pilavı 

Malzemeler

1 su bardağı pirinç

1.5 su bardağı et ya da tavuk  suyu

1 yemek kaşığı zeytinyağı

1 dolu yemek kaşığı tereyağı

1 adet soğan

2-3 adet kuru kayısı

20 adet ceviz

2 yemek kaşığı dolmalık fıstık

1 yemek kaşığı kuş üzümü

4-5 adet kabuğu soyulmuş badem

1 çay kaşığı karabiber

1 çay kaşığı tarçın

1-2 damla limon suyu

1-2 çay kaşığı tuz

2 yemek kaşığı kıyılmış dereotu

1 yemek kaşığı nar tanesi (isteğe göre)

Yapılışı

  1. Ilık suyun içerisine koyduğunuz pirinçleri bir miktar tuz ekleyerek 15-20 dakika bekletin.
  2. Bol soğuk su ile yıkayıp tüm nişastasını akıtıp, süzün.
  3. Zeytinyağı ve tereyağını pilav tenceresine alarak eritin.
  4. Küçük doğranmış soğanları yağda renkleri değişene kadar kısık ateşte kavurun.
  5. Dolmalık fıstıkları ilave edip 1-2 dakika daha kavurun.
  6. Pirinci ilave edin ve 2 dk kadar kavurduktan sonra, badem, ceviz, küçük doğranmış kuru kayısı ve kuş üzümlerini de ilave edip 5 dk kadar kavurun. (ceviz, kuş üzümü ve bademleri 1 saat kadar suda bekletin)
  7. Tuz, karabiber, tarçın ve limon suyunu ekleyip, üzerine tavuk ya da et suyunu ilave edin, kısık ateşte suyunu çekene kadar pişirin.
  8. Suyunu çeken pilavı demlenmesi için 15 dakika kadar dinlendirin.
  9. Servis tabağına aldığınız pilavı nar taneleri ve dereotu ile süsleyin.

 

Kayısı Hoşafı

Malzemeler

15 adet kuru kayısı

1 su bardağından bir parmak az toz şeker

8 bardak su

2 adet karanfil

1-2 adet tarçın çubuğu

½ çay kaşığı yenibahar

2-3 adet kabuğu ile yuvarlak dilimlenmiş limon

2-3 adet kabuğu ile yuvarlak dilimlenmiş portakal

1 çay kaşığı rendelenmiş muskat

Yapılışı

  1. Suyu, şekeri, tarçın çubuklarını, yenibahar, muskat ve karanfili şeker eriyinceye kadar orta/kısık ateşte kaynatın.
  2. Kayısı, portakal ve limon dilimlerini ekleyin, 5-7 dakika daha kısık ateşte pişirin ve ocaktan alın.
  3. Sıcakken, sterilize ettiğiniz cam kavanozlara doldurabilir, Ramazan ayı boyunca istediğiniz zaman içebilirsiniz.
  4. Hoşafı servis ederken içine 1 yaprak taze nane koyabilirsiniz.

 

Kahve uyandıktan bir saat sonra içilmeli

Kahve uyandıktan bir saat sonra içilmeli

Gastronomi uzmanı Merve İşeri, stres hormonu olarak da bilinen kortizolün en yoğun olduğu zaman diliminin uyandıktan sonraki 1 saat olduğunu belirterek, “Bu süre içerisinde kafein alımı bu hormonun salgılanmasını artırır ve aynı zamanda kafeinin fizyolojik etkilerini azaltır” dedi

Altınbaş Üniversitesi Gastronomi Bölümü Öğr. Gör. Merve İşeri, günün ilk kahvesini uyandıktan bir saat sonra içmenin sağlık açısından daha yararlı olacağını belirtti. Sabahları gün ışığı ile insan vücudunda  kortizol hormonu salgılandığını belirten Merve İşeri, “Aynı zamanda stres hormonu olarak da bilinen kortizolün sağlıklı bir vücutta en yoğun olduğu zaman dilimi uyandıktan sonraki 1 saatlik süredir” dedi. İşeri şu bilgileri verdi:

“Bu süre içerisinde kafein alımı kortizol salgılanmasını artırır ve aynı zamanda kafeinin fizyolojik etkilerini de azaltır. Kısacası hem vücuttaki stres hormonu seviyesi sağlıklı seviyelerin üzerine taşınabilir iken hem de kafeinin uyarıcı etkileri azalır. Kahve tüketimini uyandıktan yaklaşık 1 saat sonrasına bırakmak bu açıdan çok daha sağlıklı olacaktır.”

Kahvenin asidik bir içecek olduğunu da vurgulayan Merve İşeri, “Sabahları açken kahve içildiği zaman mide asidinin artması tetiklenir. Gastrit, reflü gibi rahatsızlıkları olanlar ağırlıklı olmak üzere mide yanması, sindirim rahatsızlıkları gibi şikayetleri artırabilir” uyarısında bulundu.

Kahvenin faydaları

Kahvenin kalorisinin çok düşük olduğunu ve bir bardak kahvede ortalama 2 kalori bulunduğunu belirten İşeri, “Bu nedenle şekersiz ve sütsüz içilmesinde yarar var” dedi.

Kahvenin polifenol adı verilen antioksidanları da barındırdığını kaydeden Merve İşeri, “Polifenol vücuttan toksinlerin atılmasına yardımcı olur. Ancak hazır çözünebilir kahvelerde geçtikleri işlemlerden ötürü polifenoller oldukça azalmakta, aromatik ve faydalı özelliklerini kaybetmektedir” diye konuştu.

Merve İşeri, kahvenin sağlığa diğer yararları konusunda şu bilgileri verdi: “Kahvenin içerisinde bulunan B2 ve B3 vitaminleri bağırsaklarda yiyeceklerin sindirilmesine yardımcı olarak vücudun ihtiyacı olan enerjiyi depolamasına yardımcı olur. Magnezyum ve potasyum içeren kahve kalp ve kemik sağlığı için faydalıdır.”

 

Fazla tüketilmesinin zararları

Tüm besinlerde olduğu kahvede de günlük tüketim miktarının sınırlandırılması gerektiğini ifade eden İşeri, “Günde en fazla 3-4 bardak tüketilmesi bir yetişkin için önerilmekte, çocuklar için yüksek kafein oranından ötürü önerilmemektedir. Fazla tüketildiğinde, kahve içerisinde bulunan kafein kalp basıncını yükseltir, diüretik etkisinden ötürü fazla idrara çıkılmasına sebep olarak vücutta su kaybına neden olur, vücudun biyolojik saatini değiştirebilir ve uykusuzluk problemlerine neden olur. Aynı zamanda, stres hormonunun artmasına neden olarak anksiyete, gerginlik ve panik atakları tetikleyebilir. Kahvenin sağlıklı tüketimi, gün içerisinde öğün aralarında ve günde 3-4 bardağı geçmeyecek şekilde olmalıdır” dedi.

Çay bilimi dersi başlıyor 

Çay bilimi dersi başlıyor 

Metro Türkiye, hem profesyonel şeflerin hem de geleceğin şef adaylarının gelişimine uluslararası ve ulusal alandaki eğitimler ve buluşmalarla destek veriyor.

Metro Türkiye, İstanbul Bilgi Üniversitesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü öğrencilerinin Çay Bilimi dersine Rioba çay ürünleriyle destek olacak ve Rioba çaylarının özelliklerini, tedarik zincirindeki süreçlerini, çayın mutfak kültürlerindeki yerini aktarmak üzere öğrencilerle bir araya gelecek. Derslerde gül ve kırmızı meyveli beyaz çaydan zencefil ve ayvalı yeşil çaya, hatta Güney Afrika’da özel olarak üretilmiş guarana&ginseng çayına kadar birçok çeşidi bulunan Rioba çaylarının demleme teknikleri de anlatılacak.

Gastronomi eğitiminde online dönem

Gastronomi eğitiminde online dönem

Mutfak Dostları Derneği ile ilk online Türk Üniversitesi Netkent Akdeniz Araştırma ve Bilim Üniversitesi, gastronomi eğitimi alanında önemli bir iş birliğine imza attı. İş birliği kapsamında Gastronomi ve Mutfak Kültürü Sertifika Programları online olarak hayata geçirilecek.

Eğitimlerin ilk etabı olarak Temel Restaurant İşletmeciliği Sertifika Programı 7 Nisan 2021’de başlayacak. Yiyecek içecek sektöründe işletmeci olarak çalışmak isteyen veya cafe, restoran yatırımı yapmayı düşünen kişilere profesyonel beceriler kazandırmaya yönelik olarak tasarlanan online programın süresi toplam 10 hafta. Temel Restaurant İşletmeciliği Sertifika Programı’nda; Şef Aylin Yazıcıoğlu, Günaydın Restoranları Kurucusu Cüneyt Asan, Öztiryakiler Endüstriyel Mutfak Murahhas Üyesi Tahsin Öztiryakiler gibi alanının önde gelen isimleri eğitmen olarak yer alacak.

Temel Restaurant İşletmeciliği Sertifika Programı başvuruları Netkent Akdeniz Araştırma ve Bilim Üniversitesi web sitesi üzerinden kabul ediliyor.

www.netkent.edu.tr

TEMEL RESTAURANT İŞLETMECİLİĞİ SERTİFİKA PROGRAMI

Başlangıç tarihi: 7 Nisan 2021

TEORİK DERSLER

Yer Seçimi ve Konsept

Fizibilitenin Hazırlanması

Proje Dekorasyon

Hukuki İşlemler / İsim Hakları

Kurumsal Kimlik / Markalaşma

İnsan Kaynakları

Menünün Kurgulanması

Mutfağın Projelendirilmesi ve Ekipman Seçimi

P.O.S ve Mali Takip Muhasebe Sisteminin Kurulması

Şubeleşme, Bayilik Koordinasyon

UYGULAMALI DERSLER

Mizanplas ve Mutfağa Yerleşme

Mutfak Ekipmanının Kullanımı ve İş Akışı, Temel Pişirme Teknikleri

Tabak Sunumları