Yazılar

Pankreas kisti, iyi huylu mu, kötü huylu mu, kötüye dönüşme riski var mı?

Sindirim sisteminin kritik organlarından biri olan pankreasta ortaya çıkan kistler genellikle belirti vermiyor ve çoğu kez başka tetkikler sırasında rastlantısal olarak fark ediliyor. Kistler büyüdükçe karında şişkinlik, zayıf hastalarda dışarıdan hissedilme gibi belirtilere sebep olabiliyor. Ortalama bir pankreas kistinde kanser riski 10 binde 1 iken özellikle boyutu 2 cm’i aşan kistlerde bu oran 10 binde 20’lere kadar çıkabiliyor. Acıbadem Altunizade Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Emre Bozkurt, bazı kistlerin zamanla kötü huylu tümöre dönüşebileceğine dikkat çekerek, “Pankreasta oluşan kistik tümörler farklı türlerde olabilir ve her birinin tedavi yöntemi farklılık gösterebilir. Bu nedenle karmaşık bir hastalık grubunu oluştururlar. Özellikle kansere dönüşme potansiyeli taşıyan tümörlerde erken teşhis ve tedavi hayati önem taşır. Çünkü bazı kistlerde kansere dönüşüm oldukça nadir iken, bazı gruplarda daha yüksek olmaktadır. Düzenli kontroller ve uygun tetkikler sayesinde bu kistlerin etkili bir şekilde yönetimi mümkündür” diyor.

Doç. Dr. Emre Bozkurt

Doç. Dr. Emre Bozkurt

Bazı kist tipleri kadınlarda daha çok görülüyor

Hem sindirim hem de endokrin sistemlerde hayati bir rolü olan pankreasta yer alan salgı bezinin içinde ya da dış yüzeyine doğru, zaman zaman 10 cm’den daha büyük olabilen içi sıvı içerik dolu kistler oluşuyor. Bu kistler iyi huylu olabileceği gibi bazen kötü huylu oluşumlara da dönüşebiliyor. Bu nedenle ilk tanı anındaki boyut, içerik ve duvar yapısı gibi bazı özellikler takip planlaması açısından önem taşıyor. Günümüzde MR gibi görüntüleme yöntemlerinin yaygın şekilde kullanımı daha sık pankreas kisti tanısı konulmasını sağlıyor. 50 yaş ve altı bireylerde yüzde 9 olan pankreasta kist saptanma olasılığı 80 yaş üstü bireylerde yüzde 40’lara ulaşıyor. Belirli kist tipleri belli yaş, cinsiyet ve klinik, radyolojik özellikler ile ilişkilendiriliyor. Bazı kistler (solid pseudopapiller neoplazi) 20-30’lu yaşlarda kadınlarda daha sık görülürken, bazıları (seröz kistadenom ile müsinöz kistik neoplaziler) ağırlıklı olarak 50’li yaşlardan sonra saptanıyor ve kadınlarda daha çok görülüyor.

Bu belirtiler pankreas kistine işaret ediyor

Genellikle belirti vermeyen pankreas kistleri büyük olduklarında karında şişkinlik, zayıf hastalarda dışarıdan hissedilme gibi belirtilere sebep olabiliyor. Mide, oniki parmak bağırsağı ve safra yolları gibi çevre organlara basıya bağlı ağrı, yemeklerden sonra bulantı ve sarılık gibi belirtilere de yol açıyor. Bunun dışında tekrarlayan pankreatit atakları, sırt ağrısı, kilo kaybı, sindirilmemiş gıdalar içeren dışkı ve diyabet hastalığı gelişmesi gibi bulgular da kistlere eşlik edebiliyor. Pankreas kistleri saptanması halinde kan tetkikleri ve kistin özelliklerine göre MR ve endoskopik ultrason gibi görüntüleme yöntemlerinden, bazen de Bilgisayarlı Tomografi’den yararlanılıyor.

İyi huylu ve kötü huylu kisti ayırt etmek çok önemli

Pankreas kistlerinin temelde iyi huylu, kötü huylu olma potansiyeli olan ve kötü huylu olmak üzere üç gruba ayrıldığını belirten Genel  Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Emre Bozkurt, “Önemli olan iyi huylu kistleri tanıyabilmek ve aynı zamanda tedavinin gecikmesine engel olmak için kötü huylu olma potansiyeli olan veya kötü huylu olan alt grupları bu iyi huylu kistlerden ayıt etmektedir. İyi huylu kistler yalnızca hastada şikâyete yol açarsa tedavi edilmesi gerekir. Kötü huylu olma potansiyeli olanların uzun süreli yapılandırılmış takip programları ile takip edilmesi, kötü huylu olanların ise zaman kaybedilmeden tedavisi oldukça önemlidir” diyor.

Ameliyatla alınan kistlerdeki kanser olasılığı yüzde 15

Cerrahi olarak tedavi edilen hasta grubunda ameliyatların çoğunun, ileri zamanlarda kistlerde kanser gelişme ihtimali nedeniyle yapıldığını aktaran Genel Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Emre Bozkurt, “Ameliyatlar büyük oranda koruyucu amaçla yapılmaktadır. Ancak cerrahi olarak tedavi edilen hastalardaki kistlerde kanser saptanma olasılığı ise %15’lerdedir. Bu şu anlama geliyor; kistler çıkarılmadan bir süre daha takip edilse, bazı kistlerde kanser gelişebilir.  Bu özel gruptaki kist hastalarında yapılan cerrahi müdahaleler, ileride gelişebilecek ve oldukça ölümcül olabilen pankreas kanserinden koruyucudur. Bu nedenle bu hastalarda tedavi için erken tanı kritik öneme sahiptir. Kistler, hastanın hiçbir şikâyeti olmadan rastlantısal olarak saptansa bile ilk değerlendirme ve niteliğinin ayırt edilmesi de çok önemlidir” sözleriyle uyarıda bulunuyor.

Hastanın ve kistin durumuna göre ameliyat kararı alınıyor

Ameliyat kararı da ameliyatın tipi de kistin kansere dönüşme ihtimali, hastada oluşturduğu belirti ve şikayetler, hastanın genel sağlık durumu ile ameliyata uygunluk gibi durumlara göre değerlendiriliyor. Bu değerlendirmeye bağlı olarak Whipple ameliyatı, pankreasın sol tarafının, boyun-gövde kesiminin ya da yaygın hastalık durumunda pankreasın tamamının çıkarıldığı ameliyatlar tercih edilebiliyor. İyileşme ve günlük yaşantıya dönüş süresi ameliyatın tipine göre değişiklik gösteriyor. Ameliyattan sonra pankreas dokusunda yeniden kistik hastalıklar gelişebileceği için hastaların, patoloji sonuçlarının da göz önünde bulundurularak takip edilmesi gerekiyor.

VFS Global’dan uyarı! Vize alırken dolandırılmayın!

VFS Global, randevu satma, sahte randevu mektupları düzenleme veya olumlu vize kararları iddialarıyla günden güne artan dolandırıcılık yöntemlerine karşı dikkat çekerken, randevu talebindeki artış sebebiyle yaşanan yoğunluğun önüne geçmek amacıyla kamuoyunu bilgilendirdi.

Merkezi Zürih ve Dubai’de bulunan ve çoğunluğu Blackstone Inc. tarafından yönetilen yatırım fonlarına ait ,İsviçre merkezli Kuoni ve Hugentobler Vakfı’nın da aralarında bulunduğu ortak paydaşlar ile  dünyanın önde gelen dış kaynak ve teknoloji hizmetleri uzmanı VFS Global, yaptığı açıklamada vize başvuru sahiplerine yönelik dolandırıcılık yöntemlerinin önüne geçmek için uyarıları ile birlikte erken başvuru tavsiyelerini de paylaştı.

  • Vize randevuları tamamen ücretsizdir ve yalnızca [www.vfsglobal.com] (http://www.vfsglobal.com) adresinden alınabilir.
  • VFS Global’in vize başvurunuzun kararı veya işlem süresi konularında üzerinde hiçbir rolü ve etkisi yoktur.
  • VFS Global, üçüncü parti kuruluşlarla iş birliği yapmamaktadır.
  • VFS Global, yurt dışında işe yerleştirme veya göçmenlik hizmetleri sunmamaktadır.
  • VFS Global, randevu müsaitliğini kontrol etmemektedir. Randevular, müşteri hükümetler tarafından yönetilmekte ve kontrol edilmektedir.

Açıklamada, VFS Global tarafından randevu müsaitliklerinin kontrol edilmediğinin randevuların hizmet verilen hükümetler tarafından yönetildiği ve kontrol edildiği belirtildi. Vize randevularının müsaitliği, gerekli belgeler, vize başvurusu kararının ve işlem sürelerin tamamen ilgili hükümetlerin takdirine ve kontrolüne bağlı olduğu ve bu süreçlerde VFS Global’in hiçbir rolü olmadığını aktarıldı.

Konuya ilişkin açıklamalarda bulunan VFS Global Türkiye ve Azerbaycan Bölge Müdürü Sertan Aslantürk şunları söyledi: “Tüm seyahat edecek olan başvuru sahiplerine, vize başvurularını planladıkları seyahat tarihlerinden önce yapmalarını tavsiye ediyoruz. Başvuruyu geciktirmek, yalnızca gecikme riskini artırmakla kalmaz, aynı zamanda başvuru sahiplerinin aciliyetlerini kötüye kullanmak isteyen dolandırıcıların da hedefi haline getirebilir. Başvuru sahipleri, VFS Global’in randevu rezervasyonları için herhangi bir üçüncü taraf kuruluşla birlikte çalışmadığını, randevuların uygunluğu ve karar verme üzerinde hiçbir etkisi olmadığını bilmeleri de önemlidir. Başvuru sahipleri, herhangi bir sıfatla VFS Global ile ilişkili olduğunu iddia eden veya VFS Global temsilcisi gibi davranarak şüphelenmeyen vize başvuru sahiplerini kandıran dolandırıcılara ve sahte kuruluşlara karşı dikkatli olmalı ve para ödemeden önce gerekli özeni göstermelidir.”

VFS Global’den Vize Dolandırıcılığından Korunmak İçin Rehber

1- Erken başvuru yapın

Vize başvurularını, uçuş ve konaklama rezervasyonları gibi erken bir tarihte yapılmalıdır. Çoğu ülke, seyahat tarihinizden 90 gün (3 ay) öncesine kadar vize başvurularını kabul eder. 9 Şubat 2020 itibariyle geçerli olan Schengen Vizesi Kodu’na göre, Schengen vizesine seyahatinizden 6 ay öncesine kadar başvurabilirsiniz.

2- Vize randevuları ücretsizdir

Hizmet verdiğimiz ülke temsilciliklerinden vize randevusu almak için herhangi bir ücret talep etmiyoruz. Randevular ücretsizdir ve yalnızca www.vfsglobal.com adresinden alınabilir. Bazı ülkeler için belirli bir hizmet ücreti alınabilir.

3- VFS Global, vize başvurunuzun kararında veya işlem süresinde herhangi bir rol oynamaz

Vize başvuruları, vize süresi ve işlenme süreleri yalnızca ilgili büyükelçiliklerin veya konsoloslukların kontrolündedir. VFS Global, vize başvuru sürecinin idari ve yargısal olmayan yönlerini yönetir. VFS Global veya herhangi bir üçüncü parti kuruluş, vize başvurunuzun kararına etki edemez.

4- VFS Global, üçüncü parti kuruluşlarla iş birliği yapmaz

Başvuru sahipleri, VFS Global ile bağlantılı olduğunu iddia eden, randevu garanti eden, olumlu vize kararı vaat eden ve kendisini VFS Global yetkilisi olarak tanıtan dolandırıcılara karşı dikkatli olmalıdır.

Vize başvurularından Yapılan Hatalardan Nasıl Kaçınılır?

1-Bilgi uyumsuzluğu: Başvuru sahipleri, başvuru formlarındaki bilgilerin, isim, pasaport numarası ve doğum tarihi gibi resmi belgeleriyle tam uyumlu olduğundan emin olmalıdır. Bazı durumlarda, başvuru sahipleri belgeleri veya kimlik bilgileriyle tutarsız bilgi yazmaktadır.

2- Yanlış fotoğraf formatı: Başvuru sahipleri, gereken formatta fotoğraf sunduklarından emin olmalıdır. Fotoğraf yönergeleri için ilgili ülkenin VFS Global web sitesini ziyaret edin.

3- Eksik belgeler: Başvuru sahipleri, VFS Global resmi web sayfalarındaki hedef ülkeye özel kontrol listesini kontrol ederek tüm gerekli belgeleri sunmalıdır. Eksik bir belge, başvurunuzu tamamlanmamış hale getirebilir ve gecikmeye/ret verilmesine yol açabilir.

4- Doğrulanmamış banka hesap özetleri: Başvuru sahipleri, banka hesap özetlerinin gereksinimlere göre güncellenmiş ve doğrulanmış olduğundan emin olmalıdır. Banka hesap özetlerine belgeler arasında yer vermek yaygın olmakla birlikte başvuru sahipleri, doğrulanmamış banka hesap özetlerini sunmaktadır.

VFS Global: Türkiye’de 26 ülkenin temsilciliğini yapıyor

VFS Global, Avustralya, Avusturya, Belçika, Bulgaristan, Kanada, Hırvatistan, Çek Cumhuriyeti, Danimarka, Estonya, Finlandiya, Fransa, İrlanda, Letonya, Litvanya, Lüksemburg, Malta, Hollanda, Yeni Zelanda, Norveç, Polonya, Suudi Arabistan Krallığı, Slovenya, İsveç, Birleşik Krallık ve Ukrayna olmak üzere Türkiye’de toplam 26 ülkenin temsilciliğini yapmaktadır. VFS Global’in vize başvuru sürecindeki rolü yalnızca ön idari görevlerle sınırlıdır. Bu görevler, vize başvuru formlarını toplamak, gerekli belgeleri kontrol etmek ve biyometrik verileri almak gibi işlemleri içerir. VFS Global’in vize kararında herhangi bir rolü bulunmamaktadır.

Kapadokya’nın gizemli atmosferinde bisiklet festivali

UNESCO Dünya Mirası listesinde yer alan Kapadokya, farklı disiplinlerden bisiklet tutkunlarını 13-15 Haziran tarihlerinde konuk edecek.
Kapadokya Bisiklet Festivali, yalnızca yol bisikletçilerini değil Gravel, E-Gravel, MTB ve E-MTB sporcularını da bir araya getirecek. Düzenlenecek festival kapsamında yarışlar, toplu sürüşler ve turlar da düzenlenecek. Kapadokya’nın eşsiz vadileri, taş yolları ve peri bacaları arasındaki organizasyonda katılımcılar unutamayacakları bir deneyim yaşayacaklar. Spor ile bölgenin kültürüne de dikkat çekecek Kapadokya Bisiklet Festivali, yerel lezzet tanıtımlarından birçok kültürel etkinliğe de ev sahipliği yapacak.
Argeus Travel & Events tarafından düzenlenen Kapadokya Bisiklet Festivali, Salcano ana sponsorluğunda Gençlik ve Spor Bakanlığı, Türkiye Bisiklet Federasyonu, Nevşehir Valiliği, Ürgüp Kaymakamlığı ve Ürgüp Belediyesi desteklerinde, Shimano ve PT Academy hizmet/ürün sponsorluğunda gerçekleşecek.

Su ürünleri ihracatı yüzde 100 arttı

Türkiye’de ihracatın yıldızlarından su ürünleri sektörü, son 5 yılda ihracatını ikiye katlayarak 1 milyar 10 milyon dolardan 2 milyar 20 milyon dolara taşıdı.

Son 5 yılda Türkiye’nin ihracatıysa yüzde 58’lik artışla 166 milyar dolardan 262 milyar dolara yükseldi. Su ürünleri sektörü, Türkiye’nin ihracat artış hızını ikiye katladı.

Türkiye’de 2002 yılında 1.245 olan su ürünleri yetiştiricilik tesisi sayısı 2024 yılı sonunda yüzde 94’lük artışla 2.427’ye yükseldi. Bu artış üretime de yansıdı. 2002 yılında 50 bin ton olan yetiştiricilik kapasitesi, 2024 yılı sonunda 850 bin tona ulaştı.

Üretimdeki artış ihracattaki sıçramayı beraberinde getirdi. Dünya’nın en ünlü restoranlarında Türk su ürünleriyle hazırlanan menülerin en çok tercih edelenler arasında yer aldığını paylaşan Türkiye Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller İhracatçı Birlikleri Sektör Kurulu Başkanı Sinan Kızıltan, Türk su ürünlerinin dünyanın her tarafında büyük beğeniyle tüketildiğini dile getirdi.

İhracatta ilk üç ülke Rusya, İtalya ve Hollanda

Türk su ürünleri sektörünün en fazla ihracat yaptığı ülkelere bakıldığında Rusya Federasyonu 435 milyon dolarlık taleple ilk sırada yer aldı. İtalya, 239 milyon dolarlık Türk su ürünleri ithalatıyla zirve ortağı olurken, zirvenin üçüncü basamağında 170 milyon dolarla Hollanda yer buldu.

Türkiye, en büyük dördüncü ihraç pazarı Yunanistan’a 164 milyon dolarlık su ürünleri ihraç ederken, beşinci sıradali ülke 159 milyon dolarlık taleple İngiltere oldu. Orkinos balığı ihracatında açık ara birinci ülke olan Japonya’ya 2024 yılında 115 milyon dolarlık su ürünleri ihraç edildi. Türk su ürünleri sektörünün hava kargoyla büyük başarılara imza attığı Amerika Birleşik Devletleri’ne yapılan su ürünleri ihracatı 93 milyon dolara ulaştı. Türkiye’nin geleneksel ihraç pazarı Almanya’ya 76 milyon dolarlık su ürünleri ihraç edilirken, İspanya 63 milyon dolarlık ihracatla dokuzuncu sıraya adını yazdırdı. Güney Kore 40 milyon dolarlık Türk su ürünleri talebiyle 10. ülke olarak listede yerini aldı. İlk 10 ülkeye yapılan ihracat 1 milyar 592 milyon dolara ulaştı.

NumNum yaz ayı itibari ile menüsünü yeniledi

NumNum, kahvaltıdan akşam yemeğine kadar günün her anına hitap eden menüsünü yaz tabaklarıyla yeniledi.

Yaz menüsünün yıldızı; “Ekmek Üstü Lezzetler” bölümü! Doyurucu, çıtır ve yaratıcı seçenekler, brunch severlerin de yeni gözdesi olacak. Smoothie bowl’lar ise leblebi kreması gibi yenilikçi dokunuşlarla, ferah ve renkli bir başlangıç sunuyor.

Menüde yer alan iki farklı “Paella” seçeneği, Akdeniz ruhunu sofralara taşıyor. İspanyol esintisi, white, red ve rose “Sangria”larla devam ediyor.

Yaz kokteylleri

Casamigos’la hazırlanan özel karışımlar; “Pineapple Chicarita”, “Paloma”, “Tommy’s Margarita”, yeni menüde ayrı bir kategoride sunuluyor.

Üstelik bu lezzetler sadece restoranda kalmıyor. NumNum, yaz boyunca Cocktail Festival gibi etkinliklerde de yer alarak enerjik ve eğlenceli ruhunu şubelerinin dışına taşıyor.

Oyun severlere Lenovo Legion

Lenovo, Tech World Shanghai 2025’te oyun ve yaratıcılık deneyimini yeniden tanımlayan Legion 9i (18″, 10) modelini beğeniye sundu. Yeni Lenovo Legion 9i, sadece en üst düzey oyun performansını değil, aynı zamanda oyun geliştiriciler, tasarımcılar ve yapay zekâ mühendisleri için güçlü ve esnek bir yaratma deneyimi sunuyor.

Yeni Legion 9i, Unreal Engine gibi platformlarda geliştirilen ileri düzey oyunlara hazır, 4K’ya kadar çözünürlük sunan 18 inç PureSight ekranı ve isteğe bağlı 2K çözünürlükte 3D desteği ile öne çıkıyor. 3D görüntüleme, özel gözlük gerektirmeyen yeni bir göz izleme teknolojisiyle destekleniyor. Yapay zekâ destekli Lenovo AI Core yongası ve Lenovo AI Engine+, oyun ya da render gibi iş yüklerine otomatik olarak uyum sağlayarak performansı optimize ediyor. Lenovo Legion Space yazılımı, oyun deneyimini zenginleştiren Game Coach, Game Clip Master ve Game Companion gibi yapay zekâ destekli özellikler sunuyor.

Legion 9i, 192 GB’a kadar DDR5 RAM ve 8 TB’a kadar SSD depolama desteği ile stüdyo düzeyinde kapasite sağlıyor. Intel® Core™ Ultra 9 275HX işlemi ve NVIDIA® GeForce RTX™ 5090 GPU ile 280W’a kadar kombine işlem gücü sunuyor. Lenovo Coldfront soğutma sistemi, yoğun yük altında bile sessiz ve verimli çalışmayı sağlıyor.

Lenovo Legion 9i kapağı, özel dokulu karbon fiber kaplamasıyla eşsiz bir görünüm sunuyor. HDMI, Thunderbolt 5 ve USB-C gibi zengin bağlantı portları ile donatılan cihaz hem oyun hem de yaratıcı iş akışları için esneklik sunuyor.

Net satış hasılatı 2,7 Milyar TL

Eksun Gıda, 2025 ilk çeyrek finansal sonuçlarını kamuoyuyla paylaştı. Şirketin net satış hasılatı 2,7 Milyar TL olarak kaydedildi.

Sinangil ve Sinangil Gluten YOK markalarıyla 200’ü aşkın ürün çeşidini bünyesinde barındıran Eksun Gıda, 2025 yılı ilk çeyrek finansal sonuçlarını Kamuoyu Aydınlatma Platformu’nda (KAP) yayınladı. Türkiye Muhasebe Standartları 29 (TMS) enflasyon muhasebesi ilkelerine uygun olarak hazırlanan sonuçlara göre, ilk çeyrekte net satış hasılatı 2,7 Milyar TL olan şirketin brüt kârı 309 Milyon TL, brüt kâr marjı ise yüzde 11,3 olarak gerçekleşti.

Çeşme plajları yaza hazırlanıyor

Çeşme Belediyesi Fen İşleri Müdürlüğü yeni sezon hazırlıkları kapsamında Ilıca Plajı’nda başlattığı tadilat çalışmalarına tüm hızıyla devam ediyor. Vatandaşlara daha temiz, güvenilir ve ulaşılabilir bir hizmet sunmak amacıyla ekipler, yoğun bir mesai harcıyor.

Çalışmalar kapsamında, tuvaletler, soyunma kabinleri ve engelli bireylerin erişimini kolaylaştıracak rampa yenilenirken, plajda bulunan Çeştur Kafe de yenilenerek vatandaşlara daha modern bir hizmet sunacak hale getirilecek.

“Hazırlıklarımızı aralıksız sürdürüyoruz”

Çeşme Belediye Başkanı Lâl Denizli, “Belediyemize ait plajlarımızı yaz sezonuna daha temiz, daha konforlu ve daha düzenli bir hale getiriyoruz. Komşularımızın ve misafirlerimizin gönül rahatlığıyla faydalanabilmesi için tüm bu hizmetleri ücretsiz sunuyor, hazırlıklarımızı aralıksız sürdürüyoruz” diye konuştu.

Bel ve bacak ağırlarınız sıklaştıysa dikkat!

Modern çağın hareketsiz (sedanter) yaşantısında sinsice ilerleyen omurga kanalı daralması, genellikle 50 yaş üzerinde ortaya çıkarken, son yllarda yanlış yaşam alışkanlıklarının da etkisiyle görülme sıklığı hızla artıyor. Acıbadem Fulya Hastanesi Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Halit Çavuşoğlu “Hastalığın ilerlemesiyle birlikte kişinin ağrısız yürüyebilme süresi giderek kısalır. Bel ve bacak ağrılarınız sıklaştıysa ve yatak istirahatiyle geçmiyorsa mutlaka beyin ve sinir cerrahına başvurmanız gerekir. Çünkü sinir kayıplarının önlenmesi açısından erken teşhis çok büyük önem taşımaktadır” diyor. Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Halit Çavuşoğlu, omurga kanalı darlığına yönelik önemli uyarılar ve önerilerde bulundu.

Omurga kanalı darlığı ülkemizde son yıllarda hızla yaygınlaşmasına rağmen, hastalıkla ilgili toplumsal farkındalığın düşük olması tanı ve tedavide önemli gecikmelere yol açabiliyor. Acıbadem Fulya Hastanesi Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Halit Çavuşoğlu, tıp dilinde ‘lomber dar kanal’ denilen hastalığın genellikle 50 yaş sonrası ortaya çıktığını, en sık 60-70 yaşları arasında görüldüığünü belirterek “Sokakta yürürken yol kenarında durup, bel ve bacaklarındaki ağrıların geçmesini bekleyen ve bir süre dinlendikten sonra yoluna devam eden insanlara pek çoğumuz rastlamışızdır. Bu tablonun arka planında genellikle “lomber dar kanal” adı verilen omurga kanalı darlığı sorunu yatmaktadır.  Lomber dar kanal; omurganın içinde omurilik ve bacağa giden sinirlerin bulunduğu kanalın, kemik veya bağların kireçlenerek sinire ait alanı işgal etmesi neticesinde sinirlerin sıkışmasına yol açan bir hastalıktır. Bel ağrısından sonra başlayan, tek ya da iki taraflı bacak ağrıları belirtisiyle ortaya çıkan bu hastalık, doğumsal veya yaşlanma ile oluşabilmektedir. Eskiden sıklıkla ileri yaşlarda görülen bu hastalık günümüzde artık genç yaşlarda da görülmektedir” diyor.

Prof. Dr. Halit Çavuşoğlu

Prof. Dr. Halit Çavuşoğlu

Yanlış yaşam alışkanlıkları neden olabiliyor!

Yaşa bağlı olarak omurgada kireçlenme gibi dejeneratif değişikliklerin omurga kanalını daraltarak bu hastalığa neden olabildiği gibi, yanlış yaşam alşıkanlıklarının da büyük rol oynadığını vurgulayan Prof. Dr. Çavuşoğlu sözlerine şöyle devam ediyor: “Pandemi sonrası maalesef uzun süre hareketsiz yaşam tarzı, bel ve karın kaslarının zayıflamasına yol açarken, bel omurgası üzerine binen yükü de artırdığından, omurga kanalı darlığının görülme sıklığı artmıştır. Kilolu olma, ağır kaldırma, ters hareket yapma gibi omurgayı yük altında bırakan etkenler sonucunda fıtıklaşma olmasa bile, zaman içerisinde bel eklemlerinde ve bağ dokularında kalınlaşmaya, kireçlenmeye ve kanal içinde sinirlerin sıkışmasına yol açmaktadır.

Bu belirtilerle kendini gösteriyor!

Omurga kanalı darlığının aralıklı topallama belirtisi verdiğini, özellikle uzun mesafe yürüme sonrasında hastanın bacaklarında karıncalanma ve ağrı hissettiğini belirten Prof. Dr. Halit Çavuşoğlu, ağrısız yürüyebilme süresinin de giderek kısaldığını söylüyor. Ağrıların sıklaşması ve belirli süreli yatak istirahati ile geçmemesi durumunda mutlaka bir beyin ve sinir cerrahına başvurulması gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. Çavuşoğlu şöyle konuşuyor: “Kanal darlığının yaşlılık ile görülen şeklinde tabloya bel fıtıkları da eklenebilir. Bel fıtığı lomber dar kanal ile birleştiğinde daha fazla şikâyete neden olur ve ameliyatı erkene çekebilir. Bu nedenle bel ağrısından sonra başlayan, tek veya iki taraflı bacak ağrısı belirtisiyle ortaya çıkan bu hastalıkta erken teşhis normal yaşama bir an önce ve sağlıkla dönebilmek açısından çok önemlidir.”

Çok ciddi sorunlara neden olabiliyor!

Hastalığın tanı ve tedavisinin gecikmesi durumunda ağrı ile birlikte uyuşma, ağrının yayıldığı bacakta kuvvet kaybı, basının ilerlemesi durumunda ilgili adalelerde felç hatta hastanın idrarını ve dışkısını tutamama gibi sorunların ortaya çıkabildiğine dikkat çeken Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Halit Çavuşoğlu “Beyin cerrahının görevi sinirde kayıplar olmadan önlem almaktır. Hastalık öyküsünün alınması ve fiziki muayenenin ardından çeşitli tetkikler istenebilir. Genellikle bel bölgesinde görülen ama sırt ve boyunda da etkili olabilen bu hastalığın teşhisinde MR altın standarttır. Ağrıya neden olan durumun lomber kanal darlığı olduğu tespit edildiği takdirde ameliyat planlanır. Cerrahinin amacı, omurga kanalında sinirlerin yer aldığı alanı genişletmektir” diyor.

Ağır ameliyatlar yerine mikrocerrahi tekniği uygulanıyor!

Günümüzde tıp ve teknolojideki hızlı gelişmeler sayesinde ağır ameliyatlar yerine mikrocerrahi tekniği uygulanabildiğini belirten Prof. Dr. Halit Çavuşoğlu “Son yıllarda minimal invaziv denilen yani dokuya hasarı en az seviyeye indiren yöntemle mevcut şikâyetler giderilmektedir. Mikrocerrahi tekniği ile lomber dar kanal ameliyatlarında alınan sonuçlar son derece yüz güldürücüdür. Bu ameliyat tekniğini yaşlıların çok korktukları diğer ameliyat tekniklerine oranla; kanamanın az olması, kısa sürede sosyal yaşantısına dönüş imkânı sağlaması ve ameliyat konforu nedeni ile özelikle öneriyoruz” diyor. Bu ameliyat sayesinde korse takılması ve vida konması gibi hastaya ek külfet getirecek riskli ameliyat tekniklerinden kaçınılmış olunduğunu belirten Prof. Dr. Çavuşoğlu sözlerine şöyle devam ediyor: “Kanal darlığının durumuna göre 2-4 saat süren bu ameliyattan 3 saat sonra hasta yürütülür. İstenildiği takdirde hasta ameliyattan 5 saat sonra taburcu dahi olabilir. Dikiş yoktur, 2 gün sonra pansuman çıkarılıp banyo yapılabilir. Ameliyat sonrası hastanın oturması yürümesi, merdiven inip çıkması serbesttir ancak hastalarımıza iki hafta süresince her seferinde 20 dakikadan uzun oturmamalarını önermekteyiz. Ameliyattan 15 gün sonra da jimnastik programı başlanır. “

FORTHING, T5 EVO ve M4 U-Tour modelleri Türkiye’de

Çin otomobil üreticisi DONG FENG Grubu bünyesindeki FORTHING, Türk müşterileri ile buluşmaya hazırlanıyor.

İlk etapta 1.5 litrelik benzinli turbo motor seçeneğine sahip olan SUV Modeli T5 EVO ile yine aynı motor seçeneğine sahip MPV Modeli olan M4 U-Tour’ un satışa sunulacağı FORTHING, lansmana özel fiyatları ve ödeme koşulları ile dikkatleri üzerine çekiyor. Lansmana özel fiyatlar ile ön siparişe açılacak olan T5 EVO ve M4 U-Tour modellerinin ilk teslimatlarına ise Haziran ayı itibariyle başlanacak. Markanın aynı zamanda T5 modelinin yüzde yüz elektrikli ve hibrit olmak üzere iki farklı versiyonu ile yüzde yüz elektrikli S7 adında sedan gövde tipinde modelleri de bulunuyor. Ayrıca T5 modelinin REEV (Uzatılmış Menzilli Elektrikli Araç) versiyonu ile M4 U-Tour modelinin hibrit versiyonu ile 7 kişilik VIP MPV modeli olan V9 modellerinin yakın bir zaman diliminde Türkiye ve Avrupa pazarlarına sunulması planlanıyor.