Yazılar

Pierre Hermé Paris, Türkiye’deki ilk restoranı açtı

Pierre Hermé Paris, Türkiye’deki ilk restoranı açtı

Fransız Pierre Hermé Paris, Türkiye’deki ilk şubesini İstanbul Havalimanı’nda açtı.

“Pastacılığın Picasso’su” ve “Lezzet Sihirbazı” olarak adlandırılan dünyaca ünlü Fransız pasta şefi Pierre Hermé’nin Türkiye’deki ilk restoranı İstanbul Havalimanı’nda açıldı.

2016 yılında “Dünyanın En İyi Pasta Şefi” unvanına layık görülen, Paris, Londra, Tokyo, Doha gibi birçok önemli şehirde mağazaları bulunan Pierre Hermé, tamamı Fransa’dan getirilen benzersiz lezzetlerini İstanbul Havalimanı Dış Hatlar Giden Yolcu alanında yolcuların beğenisine sunuyor.

Ahmet Güneştekin Palazzo Gradenigo’yu satın aldı

Ahmet Güneştekin Palazzo Gradenigo’yu satın aldı

Sanatçı Ahmet Güneştekin Venedik’in Santa Groce bölgesinde bulunan, Palazzo Gradenigo’yu satın aldı.

Asırlar boyu zamana tanıklık eden ve göz alıcı mimarisiyle her göreni hayran bırakan görkemli yapı Palazzo Gradenigo, usta sanatçı Ahmet Güneştekin tarafından satın alındı. Venedik Bienali’nin de gerçekleştiği başlıca sergi alanlarından da biri olan Palazzo Gradenigo, bundan böyle “Güneştekin Art Refinery” olarak sanata değer katacak.

“Georges Pierre’in gözünden Godard”

“Georges Pierre’in gözünden Godard”

Institut français Türkiye ve Sinematek/Sinema Evi Fransız yönetmen Jean-Luc Godard’ı anıyor.

Institut français ve Sinematek/Sinema Evi, Jean-Luc Godard’ın filmlerinden muhteşem kareleri ve filmleri sanatseverlerle buluşturmak için bir araya geliyor.

“Georges Pierre’in gözünden Godard” sergisi, 2 Ekim’de Institut français İstanbul ve Sinematek/Sinema Evi sergi salonlarında ziyarete açılıyor. Sinematek/Sinema Evi ise 24 Ekim’den itibaren yönetmenin 11 filmi ve yönetmen hakkında bir belgeselden oluşan “60’larda Godard” adlı bir retrospektifi sinemaseverlere sunacak.

“Georges Pierre’in gözünden Godard” sergisi 2 Ekim-9 Aralık tarihleri arasında Institut français İstanbul’da saat 10:00-18:00 saatleri arasında, Sinematek/Sinema Evi’nde ise Pazartesi hariç hafta içi 10:00 – 20:00 ve hafta sonu 10:00 – 18.30 saatleri arasında ziyaret açıktır. Giriş serbest, ziyaret ücretsizdir.

Sinematek/Sinema Evi’nde gerçekleşecek “60’larda Godard” retrospektifi 24 Ekim – 21 Ocak tarihlerinde sinemaseverler ile buluşacak.

Emin Duru “Sürdürülebilir gıda için sofralarda bakliyata daha fazla yer verilmeli”

Emin Duru “Sürdürülebilir gıda için sofralarda bakliyata daha fazla yer verilmeli”

Duru Gıda Yönetim Kurulu Başkanı Emin Duru, bakliyat ürünlerinin gıda sektörünün geleceğine yön vereceğinin altını çizerek, “Küresel ısınma ve iklim değişikliği tehlikesi göz önünde bulundurulduğunda, bakliyatın sürdürülebilir gıda sistemleri açısından önemi çok büyüktür. Bu konudaki farkındalığın artması için çalışmalarımıza devam ediyoruz” dedi.

Duru Gıda, en doğal ve lezzetli sonuçlar için geleneksel yöntemleri modern metotlarla birleştiren üretim yaklaşımıyla çalışmalarını sürdürüyor. Dünyanın en büyük bulgur üretim hattına sahip olduklarını belirten Duru Gıda Yönetim Kurulu Başkanı Emin Duru, “Ürünün tohumdan mahsule, paketlemeden sofraya ulaştığı ana kadarki her aşamayı yakından izleyebilmek adına pek çok teknolojik yatırıma imza attık. Tüm çalışmalarımızı mahsulün en doğal, en besleyici haliyle tüketiciye ulaşması için yapıyoruz. Bakliyatın çevreye ve insan sağlığına büyük katkıları olduğunu biliyoruz. Bu nedenle geleceğin dünyası bakliyattadır. Bu konudaki farkındalığın artması için büyük bir sorumluluk üstlenerek çalışmalarımıza devam ediyoruz. Bu anlamda en önemli gündemimiz, ata tohumu geliştirme projemiz olan Ahmet Buğdayı. Türkiye’nin 2 bin yıllık yerli buğdayı olan ve ülkemizin tarım ihracatına önemli katkılar sağlayacak olan Ahmet Buğdayı’nın yeniden tarım sanayiine kazandırılması amacıyla bir proje başlattık. Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi ile ortaklaşa yürüttüğümüz proje kapsamında, Türkiye’de ağırlıklı olarak kıraç arazilerde ekimi gerçekleştirilen buğdayın daha verimli hale getirilmesi amaçlıyoruz. Bu projeyle ülkemizin buğday üretimindeki verimliliğin arttırılmasına büyük katkı sağlayacağımıza inanıyoruz. Tüm faaliyetlerimizde doğaya saygılı ve sürdürülebilir üretim anlayışına sadık kalarak, yenilenebilir enerji projelerine yatırım yapıyoruz. Sektörde lider marka olarak; tecrübemizi ve bilgi birikimimizi, ekonomimize en yüksek faydayı sağlamak için kullanmaya devam ediyoruz.” dedi.

İzmir’den Süperstar geçti

İzmir’den Süperstar geçti

Pop müziğinin Süperstarı Ajda Pekkan, Sold Out konserlerine devam ediyor.

Yaz boyunca hız kesmeden konserlerine devam eden Ajda Pekkan, Kerkisolfej Organizasyonun düzenlediği konserde İzmir Kültürpark Açıkhava’da sevenleriyle buluştu. Bodrum, Çeşme, İstanbul, Ankara’nın ardından İzmir’de tüm biletleri tüketerek Sold Out yapan Ajda Pekkan, kendisini dinlemeye gelen binlerce seveninin yoğun ilgiden dolayı teşekkür etti. Sevenlerinin karşısına Burcu Sedef imzalı Taşlarla kaplı siyah deri bir kostümle çıkan Süperstar, muhteşem ses performansının yanı sıra harika enerjisiyle de hayranlarına unutulmaz bir gece yaşattı. Birbirinden sevilen ve dillere pelesenk olmuş şarkılarını sevenleriyle birlikte seslendiren Ajda Pekkan, danslarıyla da büyük alkış aldı. Yaz konserlerine devam edecek olan Süperstar 16 ve 17 Ekim’de Harbiye Açıkhava’da, 3 Kasım’da ise Antalya Açıkhava’da müzikseverlerle buluşacak.

Sıla, Bursalılarla buluştu

Sıla, Bursalılarla buluştu

Besteleriyle ve söylediği şarkılarla milyonların gönlünde taht kuran ünlü sanatçı Sıla, yaz turnesine Bursa’da devam etti.

Kerkisolfej Organizasyonun düzenlediği etkinlikte Bursa Kültürpark Açıkhava’da sahne alan Sıla, günler öncesinde tüm biletleri tüketerek sold out yapan hayranlarını “Kalksın Uyuyanlar” şarkısıyla selamladı. Bu sene en çok konser veren sanatçılar arasında ilk sırada yer alarak büyük bir başarıya imza atan Sıla, konser alanını dolduran binlerce hayranına unutulmaz bir gece daha yaşattı. Kendisini dinlemeye gelen müzikseverlerle birlikte şarkılarını söyleyen Sıla, “Şarkıları birlikte söyleyince güzel, iyi ki varsınız hepinize çok teşekkür ederim” dedi. Öte yandan 27 Eylül ve 28 Eylül’de Harbiye Açıkhava Tiyatrosu’nda sahne alacak olan Sıla, sevenlerinin yoğun isteği üzerine 1 Ekim ve 14 Ekim’e de tarih eklenerek biletleri satışa açıldı.

Suzan Sabancı, 28 yıllık eşi Haluk Dinçer’den boşanıyor!

Suzan Sabancı, 28 yıllık eşi Haluk Dinçer’den boşanıyor!
Akbank Yönetim Kurulu Başkanı Suzan Sabancı ve Sabancı Holding Gıda ve Perakendecilik Grup Başkanı Haluk Dinçer’in 28 yıllık evliliği bitti! 27 ve 25 yaşlarında iki çocuğu olan çift, boşanmak için avukatlarına dilekçe verdi.
İş dünyasına bomba gibi düşen boşanma haberi sonrası, Haluk Dinçer’in Sabancı Holding’deki görevinin devam edip etmeyeceği merak konusu oldu. Ancak alınan bilgilere göre, protokol imzalayan ve mahkemede anlaşmalı boşanacak olan ikili, iş konusunda da anlaşmaya vardı. Haluk Dinçer’in grup başkanı olarak Sabancı Holding’deki görevini sürdüreceği öğrenildi.
Çiftin neden boşandıkları yönünde bir bilgi yok. Ancak ikilinin, çocuklarıyla da oturup konuşarak, bu kararın aileleri için daha iyi olacağı konusunda fikir birliğine vardıkları söyleniyor.

Uçuş kesintilerinin yolculara maliyeti 362,50 Euro

Uçuş kesintilerinin yolculara maliyeti 362,50 Euro

Havayolu şirketleri, gecikmeler ve uçuş iptalleri söz konusu olunca müşteri memnuniyetinde sınıfta kaldı. Dünyanın en büyük havayolu yolcu hakları kuruluşu olan AirHelp’in yaptığı ankete katılan yolcular, uçuş aksamalarıyla başa çıkma konusunda havayolu şirketlerinden duydukları memnuniyeti 10 üzerinden ortalama yalnızca 3,13 olarak değerlendirdi.

Yolcuların yüzde 82’si hakları konusunda bilgilendirilmiyor

Birçok yolcu bilmese de iki saatten fazla gecikme olması durumunda, işletmeci havayolunun yolculara havaalanında yiyecek ve içecek sağlaması gerekiyor. Ankete katılan yolcuların yüzde 82’si uçuş aksaması sırasında hakları konusunda bilgi verilmediğini ve yolcuların yalnızca yüzde 37’sine bu aksama sırasında yiyecek ve içecek gibi temel hizmetler sağlandığını dile getirdi. Katılımcıların yüzde 15’i ise bunları ancak istediklerinde aldığını belirtti. Etkilenen yolcuların yüzde 73’ü yaşadıkları en önemli sorun sorusuna uzun süre beklemek, yüzde 71’i varış noktalarına uygunsuz bir zamanda varmak ve yüzde 68’i stres cevaplarını verdi.

AirHelp

Uçuşları iptal edilen yolcuların yalnızca yüzde 74’ü haklarından yararlandı

Uçuş iptallerinden etkilenen yolcular alternatif ulaşım veya tam para iadesi hakkına sahip oluyor. Ankete katılanların yüzde 74’ü de bu haklarına ulaştıklarını, ancak katılımcıların yüzde 33’ü bu haklarını talep ettikten sonra alabildiklerini aktardı. Uçuş iptali halinde, havayolu şirketlerinin gerekirse konaklama ve ulaşım da sağlaması gerekiyor. Ankete göre katılımcıların yalnızca yüzde 27’sine konaklama sağlanırken, yüzde 20’sinin ulaşım masrafları karşılanıyor.

Uçuş kesintileri genellikle yolcular için yüksek ek maliyetlere neden olur

Ankete katılan yolcuların yüzde 72’si, planlamadıkları uçuş gecikmeleri nedeniyle ek harcamalara maruz kaldığını söyledi. Yolcuların yüzde 46’sı da gelir kaybı nedeniyle gecikmelerden dolayı zarara uğradığını belirtti. Bu maliyetlerin ortalama 362,50 Euro’ya ulaştığı ifade ediliyor. Yolcuların yüzde 59’u yiyecek ve içecek için ortalama 51 Euro harcıyor. Yolcuların yüzde 32’si bölgedeki havalimanına gidip geri dönmek gibi ulaşım harcamalarının maliyetinin ortalama 61 Euro tuttuğunu kaydetti. Ayrıca, en pahalı harcama kalemlerini oluşturan yedek uçuşlar veya alternatif ulaşım araçları için katılımcıların yüzde 18’i ortalama 360 Euro, katılımcıların yüzde 15’i ise konaklama için 198 Euro harcamak zorunda kaldığını belirtti.

AirHelp CEO’su Tomasz Pawliszyn anket sonuçlarına ilişkin şunları söyledi: “Yolcuların haklarını bilmeleri, gereksiz masraflarla karşı karşıya kalmamaları açısından önemli. Ankete göre, yolcu memnuniyet puanı 3,13 olan havayollarının proaktif destek sunmaları halinde önemli bir iyileşme sağlayabilirler. Havayolu şirketlerinin bizzat başlatacağı tazminat ödemeleri, yolcu memnuniyetini yüzde 79 oranında artırabilir. Havayollarının zaten can sıkıcı olan uçuş gecikmeleri ve iptalleri durumunda, yolcularla ilgilenmedikleri ve onları bilgilendirmedikleri takdirde müşterilerini kalıcı olarak kaybetmeleri kaçınılmazdır.”

Havayolu şirketleri, gecikmeler ve uçuş iptalleri söz konusu olunca müşteri memnuniyetinde sınıfta kaldı. Dünyanın en büyük havayolu yolcu hakları kuruluşu olan AirHelp’in yaptığı ankete katılan yolcular, uçuş aksamalarıyla başa çıkma konusunda havayolu şirketlerinden duydukları memnuniyeti 10 üzerinden ortalama yalnızca 3,13 olarak değerlendirdi.

AirHelp

Yolcuların yüzde 82’si hakları konusunda bilgilendirilmiyor

Birçok yolcu bilmese de iki saatten fazla gecikme olması durumunda, işletmeci havayolunun yolculara havaalanında yiyecek ve içecek sağlaması gerekiyor. Ankete katılan yolcuların yüzde 82’si uçuş aksaması sırasında hakları konusunda bilgi verilmediğini ve yolcuların yalnızca yüzde 37’sine bu aksama sırasında yiyecek ve içecek gibi temel hizmetler sağlandığını dile getirdi. Katılımcıların yüzde 15’i ise bunları ancak istediklerinde aldığını belirtti. Etkilenen yolcuların yüzde 73’ü yaşadıkları en önemli sorun sorusuna uzun süre beklemek, yüzde 71’i varış noktalarına uygunsuz bir zamanda varmak ve yüzde 68’i stres cevaplarını verdi.

Uçuşları iptal edilen yolcuların yalnızca yüzde 74’ü haklarından yararlandı

Uçuş iptallerinden etkilenen yolcular alternatif ulaşım veya tam para iadesi hakkına sahip oluyor. Ankete katılanların yüzde 74’ü de bu haklarına ulaştıklarını, ancak katılımcıların yüzde 33’ü bu haklarını talep ettikten sonra alabildiklerini aktardı. Uçuş iptali halinde, havayolu şirketlerinin gerekirse konaklama ve ulaşım da sağlaması gerekiyor. Ankete göre katılımcıların yalnızca yüzde 27’sine konaklama sağlanırken, yüzde 20’sinin ulaşım masrafları karşılanıyor.

Uçuş kesintileri genellikle yolcular için yüksek ek maliyetlere neden olur

Ankete katılan yolcuların yüzde 72’si, planlamadıkları uçuş gecikmeleri nedeniyle ek harcamalara maruz kaldığını söyledi. Yolcuların yüzde 46’sı da gelir kaybı nedeniyle gecikmelerden dolayı zarara uğradığını belirtti. Bu maliyetlerin ortalama 362,50 Euro’ya ulaştığı ifade ediliyor. Yolcuların yüzde 59’u yiyecek ve içecek için ortalama 51 Euro harcıyor. Yolcuların yüzde 32’si bölgedeki havalimanına gidip geri dönmek gibi ulaşım harcamalarının maliyetinin ortalama 61 Euro tuttuğunu kaydetti. Ayrıca, en pahalı harcama kalemlerini oluşturan yedek uçuşlar veya alternatif ulaşım araçları için katılımcıların yüzde 18’i ortalama 360 Euro, katılımcıların yüzde 15’i ise konaklama için 198 Euro harcamak zorunda kaldığını belirtti.

AirHelp CEO’su Tomasz Pawliszyn anket sonuçlarına ilişkin şunları söyledi: “Yolcuların haklarını bilmeleri, gereksiz masraflarla karşı karşıya kalmamaları açısından önemli. Ankete göre, yolcu memnuniyet puanı 3,13 olan havayollarının proaktif destek sunmaları halinde önemli bir iyileşme sağlayabilirler. Havayolu şirketlerinin bizzat başlatacağı tazminat ödemeleri, yolcu memnuniyetini yüzde 79 oranında artırabilir. Havayollarının zaten can sıkıcı olan uçuş gecikmeleri ve iptalleri durumunda, yolcularla ilgilenmedikleri ve onları bilgilendirmedikleri takdirde müşterilerini kalıcı olarak kaybetmeleri kaçınılmazdır.”

Sert rüzgarlı havalar kalp krizini tetikleyebilir!

Sert rüzgarlı havalar kalp krizini tetikleyebilir!

Yine bir yaz mevsimini daha geride bıraktık. Havalar hafiften serinlemeye, sert rüzgarlar kendini göstermeye ve ağaçlardan yapraklar dökülmeye başladı bile. Hava sıcaklıklarındaki düşüşler, gündüz ve akşam saatleri arasındaki sıcaklık farkının artışı, nem ile hava basıncı değişimleri, hava kirliliğindeki artış, sert rüzgarlar ve vücut direncinin düşmesiyle birlikte artan enfeksiyon hastalıkları, kalp damar hastalığı olan kişilerde kalp krizi veya kalp yetmezliği riskini artırıyor. Acıbadem Dr. Şinasi Can (Kadıköy) Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Ufuk Gürkan, sonbahar mevsiminde aynı zamanda tanısı konulmamış veya herhangi bir semptomu olmayan kişilerde de kalp krizi riskinin gelişebileceğine dikkat çekerek, “Sonbahar mevsiminde gerek kalp hastalarının gerekse kardiyovasküler risk taşıyan özellikle hipertansiyon, diyabet veya obezite hastalarının soğuk ve sert rüzgarlı havalar ile enfeksiyon hastalıklarına karşı önlem almaları çok önemli. Ayrıca düzenli kullanılan ilaçların da sonbahar mevsimine göre ayarlanmaları için mutlaka hekime başvurulmalı” diyor.  Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Ufuk Gürkan, kalp hastalarının sonbahar mevsiminde dikkat etmeleri gereken kuralları anlattı, önemli öneriler ve uyarılarda bulundu!

Doç. Dr. Ufuk Gürkan

Vücut ısınızı koruyacak şekilde giyinin

Sert rüzgarlı havalar göğüs bölgesinde ısı kaybını artıracağı için koroner spazm, dolayısıyla kalp krizi riskini yükseltebiliyor. Kalp sağlığınız için aşırı rüzgarlı havalarda mümkünse sokağa çıkmayın. Mecbursanız, göğüs bölgenizi koruyacak şekilde giyinmeyi alışkanlık edinin. Ayrıca sokağa çıkarken kıyafetlerinizin altına giyeceğiniz kalın termal çamaşırlar da vücut ısınızın sabit kalmasına yardımcı olacaktır.

Rüzgarlı havalarda kapalı mekanlarda spor yapın

Sonbahar mevsiminde de egzersizlerinize düzenli olarak devam etmeniz kalp sağlığınız için büyük öneme sahip. Haftanın en az dört günü yapacağınız 30 dakikalık tempolu yürüyüş, kalp krizi riskini azaltıyor. Ancak soğuk ve rüzgarlı havalarda yürüyüş için dış ortamları değil kapalı mekanları tercih etmeye özen gösterin.

Yürüyüş için sabah saatlerini tercih etmeyin

Sonbahar mevsiminde dikkat etmeniz gereken bir başka önemli nokta ise yürüyüş saatleriniz olmalı. Doç. Dr. Ufuk Gürkan, havaların soğuk olduğu günlerde sabah saatlerinde, özellikle rüzgarlı havalarda yapacağınız yürüyüşün kalp sağlığınızı olumsuz etkileyeceğini belirterek, “Bunun nedeni ise koroner damarların sabah saatlerinde elastikiyet özelliklerinin az olması ve bunun sonucunda kalbin yükünün artmasıdır. Dolayısıyla sabah erken saatlerde yapılan yürüyüşler, göğüs ağrısı ve nefes darlığı gibi sorunları, dahası kalp krizini tetikleyebiliyor. Sabahları yürüyorsanız, kalp sağlığınız için düşük tempoyu tercih etmeli ve göğüs bölgesinde gelişen ağrı veya nefes darlığında yürüyüşünüzü sonlandırmalısınız. Sonbahar aylarında yürüyüş için en ideal zaman soğuğun kırıldığı öğle saatleridir” diyor.

Yemekten hemen sonra egzersiz yapmayın

Yemeğin ardından damarlardan mide ve bağırsak sistemine giden kan miktarı ile kalp hızı göreceli olarak artıyor. Bu fizyolojik bir durumdur. Ancak  kalp damar hastalığında koroner kan akımının az olması nedeniyle ağır yemek sonrasında yapılan egzersizler kalp krizi riskini artırabiliyor. Dolayısıyla kalp damar hastalıkları açısından yüksek riske sahipseniz, egzersizlerinizi çok hafif bir kahvaltıdan en az bir saat veya öğle ya da akşam yemeğinden en az 3-4 saat sonrasında yapmaya özen gösterin.

Ağır eşya taşımayın, dik yokuşlardan kaçının

Soğukla birlikte kalbin iş yükü arttığı için ilave zorlayıcı faaliyetler semptomları tetikleyebiliyor. Öyle ki yaz aylarında hiçbir şikayeti olmayan ve orta derece kalp damar tıkanıklığına sahip hastaların soğuğa maruz kaldıklarında nefes darlığı ile göğüs ağrısı gibi semptomları başlayabiliyor, bu tablo kalp krizine kadar ilerleyebiliyor. Bu nedenle soğuk havalarda gerekmedikçe ciddi efor gerektiren ağır eşya ve yük taşımak gibi faaliyetlerden kaçının, dik yokuşlu yolları kullanmamaya da özen gösterin.

Sonbahar mevsimine uygun beslenin

Düşen sıcaklıklarla birlikte vücudumuzun enerji ihtiyacı da artıyor. Doymamış yağdan ve karbonhidrattan zengin gıda alımı nedeniyle reflekslerimiz uyarılıyor ve daha kolay kilo almamıza yol açabiliyor. Kilo alımının hipertansiyon ve kalp damar hastalıklarının gelişme riskini artırması nedeniyle diyet ve egzersiz faaliyetlerinizi sonbahar mevsimine uygun olacak şekilde devam ettirmeniz gerekiyor. Besin değeri açısından zengin, düşük kalorili meyve ve sebzeleri bolca barındıran öğünlerle beslenmeye önem verin. Karbonhidrattan görece fakir, proteinli gıdalarla dengelenmiş, doymamış yağ asitlerini içeren yiyeceklerin sofranızda bulunmasını da alışkanlık edinin.

Enfeksiyonlara karşı korunun!

Soğuk havalarla birlikte vücudumuzun direnci düşüyor ve grip ile Covid-19 gibi üst solunum yolu enfeksiyonlarına yakalanma riskimiz artıyor. Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Ufuk Gürkan, bu enfeksiyonların da kalp krizi riskini ve kalp yetmezliği semptomlarını artırdığına işaret ederek, “2019 yılında başlayan Covid-19 enfeksiyonunun düşük yoğunlukla da olsa devam ettiği günümüzde; hijyen kuralları, maskeyle korunma, dezenfektan kullanımı gibi gribal enfeksiyonlarda korunma yöntemlerini uygulamanız ve hekiminizin görüşünü alarak uygun aşılarınızı yaptırmanız kalp ve damar sağlığınız için çok önemlidir” diyor.

Kardiyoloji

D vitaminini unutmayın

Yapılan çeşitli çalışmalarda, vücudumuzdaki D vitamini seviyesinin yaz mevsimine nazaran sonbahar ve kış aylarında azaldığı gösterilmiş.  Bilimsel araştırmalar, D vitamini eksikliğinin koroner kalp hastalığı riskini anlamlı olarak artırdığını gösteriyor.  Bu nedenle sonbahar aylarında gerek güneş ışınlarından faydalanarak gerekse gıdalarla D vitamini takviyesi yapmanız oldukça önem taşıyor.

Grip aşınızı yaptırın

Viral enfeksiyonlar özellikle de covid-19 enfeksiyonu, immün sistemi zayıf ve yaşlı hastalarda daha ağır bir tablo oluşturabiliyor, altta yatan kalp hastalığını alevlendirebiliyor. Özellikle diyabet, koroner kalp hastalıkları veya kalp yetersizliği gibi kronik immün sistemini zayıflatan bir hastalığınız varsa hekiminizin görüşünü alarak mevsimsel grip aşınızı yaptırmayı ihmal etmeyin.

Hava kirliliğine dikkat!

Sonbaharla birlikte araç yakıt ve ısınma amaçlı tüketilen hidrokarbon ürünlerine ait partiküller hava kirliliğini artırıyor. Artmış olan hava kirliliğinin kalp damar tıkanıklarını, hipertansif ataklar ile kalp yetersizliği ataklarını artırdığı bilimsel olarak kanıtlandı. Dolayısıyla ciddi kalp damar hastalığınız veya kalp yetersizliği sorununuz varsa bu havalardan kaçınmanız, mümkünse görece olarak daha temiz havaya sahip bölgelerde yaşamanız öneriliyor.

New York  Belediye Başkanına Türk lezzetleri ikram etti  

New York  Belediye Başkanına Türk lezzetleri ikram etti  

Özel bir davet için New York’a giden Develi Restoranların sahibi Nuri Develi, New York Belediye Başkanı Eric Adams’a Türk mutfağı lezzetlerini ikram etti.

New York’ta düzenlenen International Sustainability Leaders davetine eşi Tuba Develi ile birlikte katılan Nuri Develi, bu davette New York Belediye Başkanı Eric Adams ile ayak üstü sohbet etme imkanı buldu. Adams’a Türk mutfağı hakkında bilgi veren Nuri Develi, Develi restoran lezzetlerini bir arada olduğu mini bir paket hediye ederken, başkanı Türkiye’ye davet etmeyi de  ihmal etmedi.