Yazılar

Ticket Restaurant kartlılar öğle molalarında şimdi Kahve Dünyası’nda

Ticket Restaurant kartlılar öğle molalarında şimdi Kahve Dünyası’nda

Gün içinde çalışanları ne mutlu eder?” sorusundan hareketle üye ağını seçkin markalarla sürekli genişleten Ticket Restaurant Edenred’in yeni üyesi Kahve Dünyası.

Ticket Restaurant kartlılar gün içinde verecekleri molalarda Kahve Dünyası’nın sipariş üzerine anında hazırlanan taze sandviçleri ve farklı damak tatlarına uygun pastalarıyla güzel yaz günlerinin tadını çıkarabilecek. Aktif yaşamı benimseyen ve kalori hesabı yapanlar ise Kahve Dünyası’nın şeker ilavesiz, enfes, el yapımı Fit Lezzetler kategorisinde yer alan ürünlerini de tercih edebilecek. Bu yiyeceklerin yanında kahve tutkunları Kahve Dünyası’nın kahve seçenekleri arasından bir seçim yapabilir veya birbirinden lezzetli soğuk içeceklerle molalarına keyif katabilir.

Kahve molaları için Kahve Dünyası’nı tercih eden Ticket Restaurant Yemek Kartı kullanıcıları dondurma, unlu mamul, pasta, sıcak ve soğuk içecek alışverişlerinde ödemelerini kartlarıyla temassız, pratik ve hızlı bir biçimde yapabiliyor.

Güral Porselen’de sonbahar şıklığı

Güral Porselen’de sonbahar şıklığı

Doğanın tüm renklerini sergileyerek tazelenme hissinin yaşandığı sonbaharda sofralar göz alıcı desenlerin en şık renklerle bütünleştiği Güral Porselen yemek takımlarıyla canlanacak.

Türkiye’de ilk kez Güral Porselen tarafından üretimi gerçekleştirilen şeffaf, dayanıklı ve son derece zarif krem rengi bone porselen seti ‘Güral Has Bone Yemek Takımı’  ve sıra dışı dokuyla gerçek renk tonlarını modern dekorlarla buluşturan ‘Güral Digibone Nesrin Yemek Takımı’ ile sonbaharda sofralar görsel şölen yaşatacak.

Sonbaharın huzurunu yansıtan unutulmaz sofraların yolu Güral Porselen ile kurulacak sunumlardan geçecek. Güral Porselen’in sonbahara stil katacak ‘Güral Has Bone Yemek Takımı’ ve ‘Güral Digibone Nesrin Yemek Takımına’ ve daha fazlasına tüm satış noktalarından ve ’Gural.com.tr’’’den ulaşılabilir.

2022 Pirelli Takvimi’nde kimler var?

2022 Pirelli Takvimi’nde kimler var?

Pirelli’nin artık efsaneleşen ve her yıl merakla beklenen takviminin, ünlü müzisyen, söz yazarı ve fotoğrafçı Bryan Adams’ın imzasını taşıyan 2022 edisyonunun kamera arkası görüntüleri ortaya çıktı.

Fotoğraf çekimlerini Adams’ın Los Angeles ve Capri’de gerçekleştirdiği 2022 Pirelli Takvimi’nde müzik dünyasının en önemli yeteneklerinden bazıları rol alıyor.

Bu yıl 48’incisinin çekimleri Kanadalı Rock şarkıcısı, şarkı sözü yazarı ve fotoğrafçı Bryan Adams tarafından Los Angeles ve Capri’de gerçekleştirilen 2022 Pirelli Takvimi’nin kamera arkası görüntüleri ilk kez ortaya çıktı.

2022 Pirelli Takvimi’nin başlığı “On The Road” (“Yollarda”) olurken, bu yılki edisyon farklı milliyetler, müzik türleri, yaş grupları ve değişik mesleki deneyimlere sahip sanatçıları bir araya getiren bir yolculuk niteliği taşıyor.

Son 45 yıldır yollardayım çünkü bir müzisyenin hayatı yollardan, yolculuklardan, otellerde ve saatlerce kulislerde beklemekten oluşur” diyen Kanadalı sanatçı Bryan Adams, The Cal™’in 48. edisyonunun çekimlerini Haziran ayında kadronun büyük çoğunluğunun bulunduğu Los Angeles’ta iki gün ve ardından Capri’de Temmuz sonunda bir gün süren yoğun çalışmayla tamamladı.

Müzik dünyasından 10 ünlü isim yer alıyor

Cher, Grimes, Jennifer Hudson, Normani, Rita Ora, Bohan Phoenix, Iggy Pop, St. Vincent ve Kali Uchis’in çekimleri Los Angeles’taki Palace Theatre ve Chateau Marmont oteli ile şehrin sokaklarında gerçekleştirildi. Saweetie’nin fotoğrafları ise Capri’deki Hotel La Scalinatella’da çekildi.

Mete Gazoz’un adı spor salonuna verildi

Mete Gazoz’un adı spor salonuna verildi

2020 Tokyo Olimpiyat Oyunları’nda altın madalya kazanarak tüm ülkeyi sevindiren Mete Gazoz’un adı, öğrencisi olduğu Nişantaşı Üniversitesi’nde spor salonuna verildi.

2020 Tokyo Olimpiyat Oyunları’nda altın madalya kazanarak ülke tarihine geçen milli okçu Mete Gazoz, Nişantaşı Üniversitesi’nde kutlamalarla karşılandı. Nişantaşı Eğitim Vakfı Kurucusu Dr. Levent Uysal ile salonun açılışını yapan Mete Gazoz; “Bu zor günlerde insanlara biraz olsun umut olmak benim için şampiyon olmaktan çok daha önemli. Bu haberlerden biraz olsun uzaklaşıp yüzümüzü gülümsetebilecek bir haberle onları mutlu etmenin verdiği gururu yaşıyorum.” dedi.

Nişantaşı Eğitim Vakfı Kurucusu Dr. Levent Uysal

Şimdiki hedefim “Paris’teki Olimpiyatlara tam kadro olarak katılmak”

Mete Gazoz yeni hedefleri hakkında açıklamalarında “Son 2 olimpiyatta 1 kadın 1 erkek sporcu olarak katılırken, bundan sonrası için, 24 yılın sonunda ilk kez tam kadro olarak 3 erkek 3 kadın sporcu olarak olimpiyatlara katılmayı hedefliyoruz. Amacımız madalya sevincimizi 1 iken 4 yapmak” dedi.

Nişantaşı Eğitim Vakfı Kurucusu Dr. Levent Uysal da Mete Gazoz’un başarısı ile ilgili, “Bu kötü günlerde yüzümüzde bir tebessüme neden olduğu için şahsım ve ülkem adına öğrencimiz Mete’ye teşekkürlerimi sunuyorum. Onun adı Üniversitemizin salonunda yaşayacağı gibi bir de adına bağışlayacağımız 500 Fidan ile herkese nefes olsun istiyoruz.” dedi. Mete Gazoz ile ok atma antrenmanı da yapan Uysal, sporcu gençlere verdikleri desteğin her geçen gün artacağını sözlerine ekledi.

Şenay Akay dünya evine girdi

Şenay Akay dünya evine girdi

Ünlü manken Şenay Akay, İş insanı Tarık Soner ile bir ömür boyu mutluluğa evet dedi…

Boğaz’ın incisi Yeniköy Kaşıbeyaz Bosphorus’ta gerçekleştirilen nikah merasiminde çiftin nikah şahitliklerini Suat Kaşıbeyaz, Ebru Koçan ve Okay İnan yaptı.

Aile arasında gerçekleştirilen sade nikahta Şenay Akay; Modacı Pınar Bent 2 tarafından kendisi için özel olarak hazırlanan bir gelinlik tercih ederken Tarık Soner ise Sarar marka bir damatlık tercih etti.

İmzaların atılmasının ardından tebrikleri kabul eden mutlu çiftin balayı için se ser verdi sır vermedi.

Kızıyla denizin keyfini çıkardı

Kızıyla denizin keyfini çıkardı

Duman grubunun solisti Kaan Tangöze’nin eşi Kıvılcım Ural kızı İlayda ile birlikte Bodrum’da tatil yapıyor.

Eşi Kaan Tangöze’nin konserlerinden dolayı kızı İlayda ile birlikte Bodrum’a gelen Kıvılcım Ural geçtiğimiz gün Gündoğan Dozo Beach’te görüntülendi.  Kızı İlayda ile denizde uzun süre oyunlar oynayan Ural denizden çıkmak istemeyen İlayda ile tüm gün denizde vakit geçirdi.

Yangınlar çocuklarda depresyona neden oluyor

Yangınlar çocuklarda depresyona neden oluyor

Dünya genelinde ve ülkemizde ne yazık ki şu anda da olduğu gibi her yıl çok sayıda çocuk ve ergen birey, doğal afetlere maruz kalmakta ve bu afetlerden psikolojik, fiziksel ve sosyal olarak farklı şekillerde etkilenebilmektedirler. İstanbul Okan Üniversitesi Hastanesi Psikoloji Uzmanı Kln. Psk. Müge Leblebicioğlu Arslan, açıklamalarda bulundu.

Pause Sağlık, Pause Dergi

Doğal Afetler Depresyona Neden Oluyor

Yapılan çalışmalarda çocuk ve ergenlerin yangın ve deprem gibi doğal afetlerden yetişkinlere göre psikolojik açıdan daha fazla etkilenebildikleri, bu etkinin düzeyinin ise çocuğun yaşı, ebeveyn tutumu, sosyal medyaya ne şekilde maruz kaldığı,  afete doğrudan ya da dolaylı olarak maruz kalıp kalmaması gibi faktörlerin önemli olduğu düşünülmektedir. Her ne kadar doğal afetlerin çocuk ve ergen bireyler üzerindeki psikolojik etkisi Travma Sonrası Stres Bozukluğu ‘TSSB’ gibi düşünülsede her çocuğun afet sonrası aynı sorunu yaşayacağının düşünülmesi yanlış bir düşünce yapısı olacaktır. TSSB’nun yanısıra depresyon, anksiyete, uyum sorunları, fobiler ve patolojik yas afetlerden sonra çocuk ve ergenlerden sonra en sık görülen psikolojik etkiler olduğu söylenebilir.

 

Anne Karnındaki Bebeklerde Afet Etki Bırakabilir

Çocuk ve ergenlerin ruhsal yapılanmaları yetişkinlerden oldukça farklıdır. Bu farklılıkları çocuk, ergen ve yetişkin olarak ayırmaktansa söz konusu çocuk ruh sağlığı olduğunda yaş olarak gruplayarak bakmak, afetin çocuğun psikolojisi üzerinde meydana getirdiği etkiyi anlamak adına daha sağlıklı olacaktır. Bu gruplama da bebeklik dönemi (0-1) hatta anne karnındaki dönem dahi çocuğun ruhsal yapılanması açısından oldukça önemlidir.  Bebekler fiziksel yaralanmalar dışında afetlerden doğrudan etkilenmezler ancak bu dönemde bebeğin psikolojisi üzerinde etkili olan en önemli faktör ebeveynin tutumudur. Özellikle ebeveynin kaygılı tutum ve davranışları bebeğin güvenli bağını zedeleyebilir. Afetin, bebeğin ruh sağlığı üzerinde nasıl bir etki oluşturacağının en önemli belirleyecisi bakım verenin afet karşında verdiği duygusal tepkilerdir.  Anne nasıl hissediyorsa bebek o duyguyu alır ve öyle hisseder. Dolayısıyla afet karşında annenin yaşadığı kaygı, korku ve stres duygular doğrudan bebeğe geçebilir ve güvensizlik duygusunu tetikleyebilir.

 

“Ya Ben Okuldayken Yangın Çıkar ve Ailem Beni Kurtaramazsa”

Okul öncesi dönemde (2-5 yaş) ise soyut gelişimi henüz tam gelişmemiş çocuk, yaşanılan durumu anlamlandırmakta zorlanabilir. Bu dönemde çocuklar duygularını sözel yoldan ziyade davranışsal olarak ifade ederler. Bu yaş aralığında anne babaya aşırı bağlanma, bakım verenden ayrılmak istememe, huzursuzluk, aniden ağlama nöbetleri, parmak emme, bebeksi konuşmalar, altını ıslatma, tek başına uyumak istememe, yeme ve giyinme yetisini kaybetme gibi regresif davranışlar görülebilir.

Okul çağı çocukluk döneminde (6-11 yaş) ise; bu dönemlerde çocukta yoğun bir korku duygusu oluşabilir. Bu durumda çocuk aileden ayrı okul vb. bir yere gitmek istemeyebilir. Örneğin çocuk ‘ya ben okuldayken yangın çıkar ve ailem beni kurtaramazsa’ şeklinde düşünebilir. Öfke, saldırganlık tepkisi gösterebilir. Dikkati toplamada ve odaklanmada güçlük yaşayabilir. Bu durum akademik başarısını olumsuz yönde etkileyebilir. Mide bulantısı, baş dönmesi ve karın ağrısı gibi psikosomatik belirtiler gösterebilir. Uyku problemleri ve kabuslar görülebilir.

 

Ergenlik Döneminde (12-17 yaş) ise; ergenlik döneminin getirdiği fizyolojik ve psikolojik değişimlerle başa çıkmaya çalışan ergen afet sonrasında uyku bozuklukları, kabus görme, öfke problemleri, madde ve alkol kullanımına yönelme, kendine zarar verici davranışlar ve intihar eğilimi, sorumluluklarını yerine getirmek istememe ve özgüven eksiliği, depresif belirtiler, uyum ve davranış bozuklukları görülebilir.

 

Çocuk ya da ergenler travmatik stres belirtileri göstermeleri için sadece travmatik olaya doğrudan maruz kalmaları gerekmeyebilir, travmatik olaya maruz kalmadan işitsel, yazılı, görsel sosyal medya aracılığıyla, olaylarla ilgili hikayeleri dinleyerek ya da ebeveyn tutumlarını gözlemleyerekte travmatik stres belirtileri gösterebilirler.

 

Çocukların Yangından Etkilenmemesi İçin Neler Yapılabilir?

  • Öncelikle ebeveynlerin kendi ruh sağlığını olumlu yönde etkileyecek tutum ve davranışlarda bulunmaları hatta gerekli görüldüğünde bir uzmandan destek almaları oldukça önemlidir. Daha öncede söylediğim gibi anne kendisini nasıl hissediyorsa çocukta öyle hisseder. Ebeveyn ve çocuk arasında kurulan güvenli bağın çocuğun ruh sağlığında iyileştirici bir gücü vardır. Dolayısıyla bu dönemde özellikle ebeveynin tutarlı, şefkatli, ilgili ve kapsayıcı tutumu çocuğun ruh sağlığını olumlu yönde etkiler. Ebeveyn çocuğunu gözlemleyen, izleyen bir rol takınarak çocuğun ihtiyacını belirlemeli ve desteklemelidir.

 

  • Bu süreçte çocuklara doğa olaylarını anlatırken son derece dikkat gösterilmeli ve uygun sözcükler seçilmelidir. Çocuğun yaşına, mizacına uygun kelimeler kullanarak iletişim kurulmalıdır. Ebeveyn iletişim kurarken bir şey yok, sorun yok gibi çocuğu kandıracak yalan cümleler kullanmaktan kaçınmalıdır. Siz sözel yolla söylemeseniz bile çocuk ya da ergen ebeveynin tutumlarından, vücut dilinden kaygıyı anlar ve hisseder. Ayrıca bu durumun tam aksi olan abartılı anlatımlardan da kaçınılmalıdır. Bu tarz iletişimler çocukta var olan kaygı duygusunun daha çok artmasına neden olur. Çocuğa hazır olmadığı bilgileri aktarmaktan kaçınılmalıdır.

 

  • Ebeveyn çocuğa kendi duygularını ifade etmelidir. Ayrıca çocuğun duygularını ifade etmesini desteklemelidir. Bu durumu kendi duygularından örneklendirerek teşvik etmelidir. Örneğin; ‘Bazen çok korkabiliyorum, bazen daha mutlu olabiliyorum. Bir arada farklı duygular yaşabiliriz.’ Ayrıca ebeveynler duygu ifadesini resim ve oyun yoluyla da teşvik edebilirler. Unutulmamalıdır ki oyun çocuğun dilidir.

 

  • Çocuklarla yaşanılan olayla ilgili ne hissettikleri ve ne düşündükleri hakkında konuşulabilinir. Acil durumlar karşısında neler yapılabileceği üzerinden çocuklarla konuşulması çocuğun kendisini güvende hissetmesini sağlar.Ebeveynler kendileri ardında konuşurken bile, çocuğun ruhsal yapılanmasına uygun olmayan anlatımlarda bulunulmamlı, görsel detaylar paylaşılmamlı ve sosyal medyaya çocuğun maruz kalmamasına dikkat edilmelidir.

 

  • Tüm bu süreçte çocuğun günlük rutinlerine sadık kalınmalıdır. Rutinler sayesinde çocuk hayatının normal bir şekilde devam ettiğini düzeninin bozulmadığını fark eder, kendini güvende hisseder ve rahatlar. Dolayısıyla hem ailenin hemde çocuğun olabildiğince aynı düzende yemek yemesi, uyuması vb. düzenleri devam ettirmesi çocuğun ruh sağlığı açsından koruyucu bir rol oynadığı söylenebilir. Son olarak, eğer çocuğunuz yoğun bir duygu durum içerisindeyse, bu duygu durumuyla baş etmekte güçlük yaşıyorsa, bunun sonucunda işlevselliği olumsuz yönde etkileniyorsa, odaklanma, dikkat, yeme ve uyku problemleri varsa, regresif davranışlar devam ediyorsa bir Psikoloji uzmanından destek alınması çocuk ve ergenin ruh sağlığı açısından daha sağlıklı olacaktır.

iPhone, Apple Watch ve AirPods’u aynı anda kablosuz şarj edin

iPhone, Apple Watch ve AirPods’u aynı anda kablosuz şarj edin

Mcdodo, iPhone cihazlar için özel olarak üretilen ve MagSafe ile de uyumlu Wireless Şarj ünitesiyle şarj deneyimini bambaşka bir seviyeye taşıyor.

15W Mcdodo 2 in 1 ve 3 in 1 şarj ünitesi; zarif tasarımıyla telefon, kulaklık ve saat için aynı anda kablosuz ve özgür şarj fırsatı sunuyor

Türkiye’ye dünya ile aynı anda gelen kablosuz 2 in 1 ve 3 in 1 şarj ünitesi, teknoloji marketlerinde ve mcdodo.com.tr’de satışa sunuldu.

15W kablosuz şarj imkanı sunan Mcdodo kablosuz şarj ünitesi; aynı anda hem iPhone, hem Apple Watch, hem de AirPods kulaklığı şarj etme imkanı sunmasının yanı sıra estetik tasarımıyla da dikkat çekiyor. Isınmaya karşı özel koruması da olan Mcdodo kablosuz şarj ünitesiyle, telefonunuzu ve aksesuarlarınızı şarj etmek artık bambaşka bir anlama gelecek!

Mcdodo’nun üstün teknoloji ve kalitesiyle üretilen şarj standları uygun fiyatlarıyla da dikkat çekiyor. Orijinal Apple cihazların 1.300 TL’lik fiyatına karşın, Mcdodo 2 in 1 şarjı 349 TL, 3 in 1 şarj standını ise 399 TL’ye edinebilirsiniz.

Küçük Ağa’nın keyfi yerinde

Küçük Ağa’nın keyfi yerinde

Cemiyet hayatının güzel hanımlarından Petek Ertüre, yaz tatilini Bodrumda oğlu Ali Ege Ağaoğlu ile birlikte dolu dolu geçiyor. Çoğunlukla oğlu ile yeni aldığı villasında vakit geçiren Ertüre, Ali Ege’yi kırmayarak Miya Beach’e geldiler. Anne-Oğul bol bol denize girip güneşlenirken aynı zamanda eksrim sporlarını seven oğlunu kırmayarak onunla birlikte Jet Ski yaptı. Anne-oğlun bu neşeli ve eğlenceli anları objektiflerimize böyle yansıdı

Mantar enfeksiyonuna karşı bu önlemleri alın

Mantar enfeksiyonuna karşı bu önlemleri alın

Yaz mevsiminde tatil sezonu ile kadınlarda mantar enfeksiyonu görülme sıklığı artıyor. Peki tatil döneminde kadınların korkulu rüyası olabilen bu durumdan korunmak mümkün mü? Acıbadem Ankara Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Doç. Dr. Emre Özgü, yaz mevsiminde havuz sezonunun da açılmasıyla birlikte kadınların sıklıkla karşılaştığı mantar enfeksiyonu ve enfeksiyondan korunma yöntemlerine dair önemli uyarılarda bulunuyor.

Mantara yol açan etkenlere dikkat!

Mantar enfeksiyonları yazın daha sık görülüyor. Bu soruna yol açan pek çok neden var” diyen Doçent Doktor Emre Özgü, risk faktörlerini ise şöyle sıraladı;

1-Vajinal bölgede iyi ve kötü mikroorganizmalar aynı bağırsaklardaki gibi bir düzen içerisinde yaşarlar. İlaç kullanımı, hastalık, dış etmen maruziyeti gibi durumlarda bu düzen bozulur ve kötü olarak kabul edilen mikroorganizmalar o bölgeyi işgal ederler.

2-Antibiyotik kullanımı, yoğun alkol tüketimi, karbonhidrattan zengin besinlerin tüketiminin artması gibi sebepler mantar enfeksiyonu için önemli risk faktörlerindendir.

3-Havuz sezonunda da mantar enfeksiyonlarının arttığını gözlemlemekteyiz. Sanılanın aksine mantar enfeksiyonunun havuzdan direkt olarak bulaşması mümkün değildir. Ancak havuz temizliği için kullanılan klor benzeri kimyasal maddeler mayolarda birikebilir ve bu kimyasallara maruziyet cilt ve mukozada irritasyona sebep olur. Tahriş olmuş cilt ise mantar enfeksiyonlarına daha duyarlı hale gelmektedir. Aynı zamanda klor vajinal bölgedeki pH dengesini olumsuz etkileyerek yine mantar enfeksiyonu için risk faktörü oluşturmaktadır.

 Bu belirtiler varsa…

Mantar enfeksiyonunun en sık görülen bulgusu vajinal kaşıntıdır. Kaşıntının yanında beyaz, parçalı zaman zaman hastaların süt kesiği olarak tarif ettiği akıntı da gözlenebiliyor. Akıntı ve kaşıntıya bağlı olarak genital bölge derisinde kızarıklık ve tahriş de gözleyebileceğimiz belirtiler arasında sayılıyor. Bu belirtilerden biri ya da bir kaçı varsa, bir uzmana başvurmak gerekiyor.

Bu önlemleri ihmal etmeyin

Her ne kadar havuz sezonu mantar enfeksiyonu için risk oluştursa da yaz aylarında havuz keyfinden tamamen mahrum kalmanın gerekmediğini belirten Doktor Emre Özgü, alınacak basit önlemler ile enfeksiyon riskinin minimuma indirilebileceğini dile getirdi. Alınacak önlemlerin en başında havuzda kalınan sürenin ayarlanması mümkünse uzun süre havuzda kalmaktansa ara ara havuzdan çıkılarak ara verilmesi gerektiğini söyleyen Özgü, havuzdan çıktıktan sonra ıslak mayonun değiştirilmesi de enfeksiyonların engellenmesi için önemli olduğunu belirterek, mayonun havuz sonrası değiştirilmesi hem kimyasal maddelere maruziyeti minimuma indirdiğini hem de nemli ortamın ortadan kaldırılması ile mantar üremesinin önüne geçebildiğini belirtti.

”Mantarlara karşı koruyucu olan iyi bakterilerin sayıca fazla olmasını sağlayabilmek için doğal probiyotiklerden zengin olan ev yapımı yoğurt benzeri gıdaların daha sık tüketilmesine özen gösterilmelidir” diyen Doktor Özgü, ”Özellikle adet döneminde kullanılan hijyenik ped, tampon gibi sentetik materyaller bakterilerin çoğalması için uygun bir ortam oluşturmaktadır. Bu sebeple bu malzemeleri mümkün olduğunca kısa süreli kullanmak ve sık aralıklarla değiştirmek akıntıyı önleme konusunda faydalı olacaktır” İfadelerini kullanarak günlük ve tuvalet sonrası kullanılan temizlik ürünlerinin mümkün oldukça vücut dengesine uygun olmasına, kokulu ya da katkılı olmamasına özen gösterilmesinin de altını çizdi.

Hemen hemen her kadının hayatının bir döneminde karşılaştığı, yaz döneminde sık tekrarlayarak ya da uzun süre devam ederek kadınların hayatını kabusa çevirebilen mantar enfeksiyonu için en iyi tedavinin, önlemleri alarak gelişmesini önlemek olduğunu söyleyen Doçent Emre Özgü, ”Eğer bir şekilde mantar enfeksiyonuna yakalandığınızı düşünüyorsanız erken dönemde doktor kontrolüne gidip uygun tedavinin alınması hastalığın kronik hale gelmesini engelleyecek ve daha ciddi sorunlara yol açmasının önüne geçecektir” diyerek sözlerini noktaladı.