Contemporary Istanbul’un 19. edisyonu, bu yıl Tersane İstanbul’da sanatseverlerle buluştu. Fuar, 14 ülkeden 53 çağdaş sanat galerisi, 4 inisiyatif ve 4 sanat kurumunu bir araya getirerek, zengin bir kültürel mozaik oluşturdu.   Geçtiğimiz üç yılda olduğu gibi, bu yıl da etkinliği ziyaret etme fırsatım oldu.  Uluslararası sanatçıların eserlerini görmek, bazı eserlerin icra eden sanatçılarla tanışmak, bilgi edinmek, beni son derece mutlu etti.  Salona geldiğimde ilk aradığım eserlerden biri dünyaca ünlü Türk sanatçılarımızdan biri olan Seçkin Pirim’in eseri, en çok merak ettiklerim arasında önceliklidir. Ebru Döşekçi ve Erdil Yaşaroğlu ‘da öyle…

Sergilenen eserleri yerinde incelemek, sanatsal deneyimi şahsen benim zenginleştirdiğini düşünüyorum. Her bir eser, sanatçının yaratıcılığını ve özgün bakış açısını yansıtıyor. Muazzam bir çeşitlilik…  Contemporary Istanbul, sadece bir sanat fuarı olmanın ötesinde, ülkemizin sanatsal alanda markalaşmasına katkı sağlayan önemli bir platform. Bu tür etkinlikler, sanatın uluslararası arenada tanıtımına büyük önem taşıyor ve Türkiye’nin, ülkemizin de sanat sahnesini global ölçekte daha görünür kılıyor.

Kalimera: Yunan Lezzetlerinin İstanbul’daki Yeni Adresi

Kalimera, Nusret’in yeni açtığı Yunan restoranı … Teşvikiye’ye yeni bir çeşitlilik katmış. Mekânın iç tasarımı, adının anlamına uygun bir şekilde, Yunan kültürünü ve estetiğini yansıtacak şekilde tasarlanmış… Renkler, aydınlatma, iç mekânın o özgün Yunan şıklığı ve ferahlığı sıcak bir karşılama sunuyor.  Yemekler ise gerçekten muhteşem! Taze malzemelerle hazırlanan Yunan lezzetleri, damaklarda unutulmaz bir tat bırakıyor. Her bir tabak hem görsel hem de lezzet açısından özenle hazırlanmış. Bu mekân, bana Yunanistan’ın ve Bodrum’un sıcak yaz akşamlarını anımsattı; o yüzden buraya tekrar ve tekrar gelmeyi kesinlikle planlıyorum.

Kalimera, henüz yeni bir yer olduğu için pek bilinmiyor ve bu nedenle şimdilik oldukça sakin. Ancak, bir kez keşfedenlerin tekrar gelmek isteyeceğinden eminim. Eğer İstanbul’da Yunan mutfağının tadını çıkarmak ve benim gibi Ege özlemlerinizi gidermek istiyorsanız, Kalimera kesinlikle tavsiye ediyorum.

Lalique & Sirmaison

Geçtiğimiz günlerde, çok sevdiğim Şirin Yalçın ve Rozella Karabacak’ın kurucuları ve yöneticileri olduğu Sirmaison mağazasında düzenlenen özel bir davete katıldım. Bu etkinlikte, Lalique’in göz alıcıtakı ve mücevherlerinden bir seçkiyi inceleme fırsatı buldum. Davet sahipleri çok zarif, Sırmaison mağazası mükemmel… Davette sergilenen bileklikler, yüzükler , setler hepsi birbirinden göz alıcı güzellikteydi. Ben de kendime bu zevkli seçkiler içinden bir bileklik beğenip, aldım. Davet sırasında, Lalique’in Fransız marka temsilcisiyle de tanışma fırsatım oldu. Kendisiyle yaptığım sohbet, markanın sadece ev aksesuarlarıyla değil, aynı zamanda mücevher tasarımlarıyla da insanların hayatına nasıl dokunduğunu anlattı. Lalique, ilk olarak ev aksesuarlarıyla tanınsa da, zamanla mücevher kıymetinde tasarımlarla dünya genelinde büyük bir etki yarattı.