Festivalden festival’e…
Önce Altın Portakal Film Festivali ile başlayalım.
Festival 1964 yılından bu yana düzenleniyor.
Festival darbe döneminde bir süre yapılamasa da bugüne kadar kesintisiz ulaşmış.
Ancak geçtiğimiz yıl yapılacak 60’ncısı, tartışmalı bir film nedeniyle iptal edilmişti.
Önce bakanlıklar desteğini çekti, sonra jüride sorun çıktı ve sonuçta festival iptal edilmişti.
7 Mehmet restoranda yediğimiz akşam yemeğinde, bu yıl 61’ncisi yapılsa da, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek geçtiğimiz yıl yapılamayan festivali telafi edeceğini söylemişti.
Bu yıl festivalde bakanlık desteği de yoktu.
Festivalin tümünü Antalya Büyükşehir Belediyesi üstlenmiş durumda.
Bu yıl yapılan festivale kısa film, uzun metraj ve belgesel dallarında toplam 210 katılım olmuş.
12 yabancı film de davet üzerine festivale katılmış.
Başvuran filmler arasından seçilen 80’in üzerinde film 6 salonda izleyicilerle buluştu.
Sırf Antalya’dan değil kortej için başka illerden cabriole araçlar temin edilmiş kortej için.
Ben de gazeteci arkadaşım Eyüp Serbest ile katıldım korteje.
Aman ne çoşku ne çoşku.
Hatta Antalyalıların ilgi ve alakasından bir kaç sonra bile kendimi ünlü birişmiş gibi hissettim inanın.
500 BİN ŞİŞ ET, 400 BİN ŞİŞE ŞALGAM ADANA!
Sıra şimdi de Adana Lezzet Festivali’nden bahsetmeye geldi.
Birbirinden özel etkinliklerin yer aldığı festivalde; Tarım Zirvesi, Adana mutfağı ve sokak
lezzetlerinin tanıtılmasının yanı sıra şef sunumları, söyleşiler, yemek yarışmaları, Michelin
yıldızlı şeflerin Adana lezzetlerini yorumladığı etkinlikler, tadım etkinlikleri ile ödüllü festival
koşusu katılımcılara unutulmaz anlar yaşattı.
Festivalden geriye tadı damaklarda kalan lezzetler ve geçirilen hoş vakitler kalırken festivalle 500 Bin şiş et, 400 bin şişe şalgam tüketildi.
Merkez Park’taki alanda 76 stantta satış yapıldığını, 48 kadın kooperatif standı ile 13 belediye
standının yer aldı.
“Böylesine kadim bir dokuya, yeme-içme kültürüne sahip olan bu güzel kentin hem ulusal hem de uluslararası arenada daha fazla tanınması için ellerinden gelen gayreti göstermeye devam edeceklerini vurgulayan Vali Köşger, “8. Uluslararası Adana Lezzet Festivali’miz hem Adana halkının misafirperverliği hem firmalarımızın özeni hem de festivalimize destek verenlerin emeği ile gönüllerde de iz bırakan bir festival oldu. Festival kültürünü özümsemiş bir şehir olarak bu etkinliğimizi de yüz akıyla tamamlamış olmanın haklı gururunu yaşıyoruz” dedi.
Bunları da yine Adana’da Anavarza Balın Genel Müdürü Can Sezen’den öğrendim.
Arıların bütün bir ömürleri boyunca ürettiği bal miktarı bir çay kaşığından fazla değilmiş.
Arılar, bir kilo bal için dünyanın çevresini altı kez dönmeye eşit ölçüde yol kat ediyorlarmış.
Sonunda tekrar yuvasına yani kovanına dönen bu muhteşem canlılar, tüm bu uğraş ve kat ettikleri yol sonucunda, ortalama 7 hafta yaşadıkları hayatları boyunca sadece bir damla bal üretebiliyorlarmış.
Yani sadece bir çay kaşığının içini dolduracak kadar bal üretmek için milyonlarca kanat çırpıyor, ve çırpınıyorlar.
Ayrıca “doğanın bize sunduğu en özel lezzetlerden biri olan balı son damlasına kadar korumanın önemine dikkat çekerek “Bal oda sıcaklığında saklanmalıdır (20-25°C). Buzdolabında saklandığı takdirde kristalizasyon sürecini hızlandırmış oluyormuşuz.
Bir de asala güneş ışığında ve sıcakta bırakamayacakmışız balımızı.