Ben Zamanı Kendinle buluşma anı!

Seanslarda danışanlarımla en sık konuştuğumuz konuların başında kendine zaman ayırmak geliyor. “Ben zamanı” kişinin kendisiyle baş başa kaldığı, iç dünyasına yöneldiği, duygularını ve düşüncelerini keşfettiği özel bir zamandır. Bu zaman dilimi sadece dış dünyadan mola almak değil, aynı zamanda kendimize dair farkındalığımızı artırmak için bir fırsattır. “Ben zamanı” yalnızlıkla karıştırılmamalıdır. Aksine bu zaman kişinin kendine ayırdığı en değerli yatırım zamanıdır. Kendimize duyduğumuz sevginin ve saygının göstergesi olarak “ben zamanı”nı hayatımızın bir parçası haline getirmek ruhsal, zihinsel ve fiziksel sağlığımızı olumlu yönde etkiler. Kendimize zaman ayırmak motivasyonumuzu artırır, stres seviyemizi düşürür ve kendimizle olan bağımızı güçlendirir. Zihinsel olarak dinlenirsek duygusal dengemizi bulmamız çok daha kolaylaşır ve etrafımızda gelişen olaylara çok daha sağlıklı bir perspektiften bakmaya başlarız. Kendimize vakit ayırdığımızda içsel farkındalığımız da artar. Neye ihtiyacımız olduğunu ve hangi alanlarda sınırlar koymamız gerektiğini daha iyi anlayabiliriz.

Kişilerin kendilerine zaman ayırmayı tercih etmemelerinin önemli sebeplerinden biri bencil olarak algılanmak oluyor. Öncelikle şunu kabul etmek gerekiyor: Kendine zaman ayırmak bencilce bir davranış değil aksine kişinin kendine ve çevresine çok daha iyi bir versiyonunu sunabilmesinin en etkili yollarından biridir. Günlük rutinlerden uzaklaşıp kendimize alan açtığımızda yeni fikirler bulmak, problem çözmek ve yaratıcılığımızı geliştirmek çok daha kolay hale gelir. Bu aynı zamanda ilişkilerimize de olumlu yansır. Kendimizi iyi hissettiğimizde çevremizdekilere de daha fazla enerji ve ilgi gösterebiliriz. Zihnimiz boşaldıkça yaratıcılığımız artar ve karar alma süreçlerimiz daha sağlıklı hale gelir. Hepsinden önemlisi kendimize verdiğimiz bu molalar sayesinde kendimize nazik olmayı öğrenir öz-şefkat duygumuzu geliştiririz.

Günümüzün hızlı temposunda kendimize alan açmak zor gibi gözükse de önereceğim bir takım davranış değişiklikleri ve benimsenecek bazı yeni alışkanlıklarla “ben zamanı” yaratmak mümkün:

Günlük rutinler ve ritüeller oluşturmak: Güne kendinize ayıracağınız bazı rutin ve ritüellerle başlamak ya da günü bu şekilde bitirmek kendinize vakit ayırmanıza yardımcı olabilir.

Mola vermek: Yoğun bir gün içinde 5-10 dakikalık kısa molalar vermek zihinsel enerjinizi yenilemenize yardımcı olur. Bu molaların süresini uzatıp kısa yürüyüşler yapmak da faydalı olacaktır.

Sevdiğiniz aktiviteleri yapmak: Tek başına sinema veya tiyatroya gitmek, müze gezmek kendinize olan değer duygunuzu ve özgüveninizi artırır.

Hobiler edinmek: Yeni bir hobi edinmek “ben zamanı” oluşturmanın harika yollarından biridir. Hobiler zihninizi meşgul eder ve ruhsal tatmin sağlar.

Günlük tutmak: Kendinize ayırdığınız özel zamanlarda farkındalık kazanmak için günlük tutabilir, hislerinizi ve düşüncelerinizi kağıda dökebilirsiniz. Bu aynı zamanda zihinsel bir boşalma da sağlayacaktır.

Hareket etmek: Yoga, pilates, dans veya herhangi bir egzersiz türüyle bedeninize iyi bakmak kendinize ayırdığınız zamanın en sağlıklı yollarından biridir.

Kendinize hediye vermek: Kendine bir kahve ısmarlamak, yeni bir kitap almak veya masaj yaptırmak önemli “ben zamanı” aktivitelerindendir.

Şükretmek: Hayatınızda var olan olumlu şeyleri düşünmek zihninizi pozitif duygulara yönlendirmenizi sağlar. Şükran duygusu kendinize ayırdığınız zamanı daha değerli hale getirecektir.

Dijital detoks yapmak: Sosyal medyada geçirilen süreyi kısaltarak ve ekranlardan uzak zaman geçirerek kendinize daha fazla vakit ayırabilirsiniz. Haftada bir gün ya da gün içerisinde belirli saatlerde dijital dünyadan uzaklaşmak zihinsel dinginlik sağlar.

“Ben zamanı” yaratmak lüks değil zorunluluktur. Kendimize vakit ayırdıkça daha sağlıklı ve mutlu bir birey haline geliriz. Kendinize ayıracağınız vakit yaşam kalitenizi artıracak en değerli yatırımınız olacaktır.

Kendinizle buluşmayı ihmal etmeyin, unutmayın siz en önemli yatırımsınız!

Şehnaz Tuna

Şehnaz Tuna

Editör / pausedergi@gmail.com

Klinik Psikolog

DİĞER YAZILARI