Dünya Kadınlar Günü’nde ön yargıları kıralım!

 

“Bütün insanlar özgür doğar ve haysiyet ve haklar bakımından eşittir.”

İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi, Birleşmiş Milletler

Baharı müjdeleyen mart ayı çok özel bir güne, kadınların ulusal, etnik, dilsel, kültürel, ekonomik veya siyasi ayrım gözetmeksizin başarılarının takdir edildiği ve her yıl 8 Mart’ta kutlanan Dünya Kadınlar Günü’ne de ev sahipliği yapıyor. 1908 yılında 15.000 kadın işçinin daha kısa çalışma saatleri, daha iyi ücret ve oy hakkı talebiyle düzenledikleri yürüyüşle tohumları atılan Uluslararası Kadınlar Günü, ilerleyen yıllarda Birleşmiş Milletler tarafından da tanınan bir etkinlik haline gelmiştir.

8 Mart 2022’de kutlanacak Dünya Kadınlar Günü’nün bu yılki teması bir hayli anlamlı: “Sürdürülebilir bir yarın için cinsiyet eşitliği”. Toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda farkındalığı arttırmayı amaçlayan ve cinsiyet eşitliği olmadan sürdürülebilir kalkınma olmayacağını savunan bu tema çerçevesinde #BreakTheBias (ÖnYargıyıKır) etiketiyle sosyal medyada yer alan mesajların hepsi ön yargılardan, klişelerden ve ayrımcılıktan arınmış, eşitlikçi ve kapsayıcı bir dünyayı vurguluyor ve cinsiyetlerin eşit olduğu bir dünyada nasıl yaşayabileceğimize dair öneriler veriyor.

‘Toplumsal Cinsiyet Eşitliği’, 10 Aralık 1948’de BM Genel Kurulu tarafından kabul edilen İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi ile uluslararası insan hakları hukukunun bir parçası haline getirilmiştir. Temel bir insan hakkı olan cinsiyet eşitliği, barışçıl bir toplum -ve dünya- seviyesine ulaşmak için de önde gelen olgulardan biridir. Güçlenen ve karşı cinsle eşitliği kabul gören kadının üretkenliği hiç kuşkusuz ekonomik ilerleme ve gelişmeyi beraberinde getirmektedir. Fakat ne yazık ki ülkemizde de olduğu gibi özellikle toplumsal cinsiyete dayalı şiddetin oldukça sık görüldüğü yerlerde kadın ve erkek arasında hak ve fırsat eşitliği tam manasıyla sağlanamamaktadır. Dünya çapında, kadınların yüzde 35’i yakın partnerleri ya da partner dışı kimseler tarafından fiziksel ve/veya cinsel şiddete uğramıştır. Toplumsal cinsiyet eşitliği için şiddete son vermek, kadın ve kız çocuklarına başta eğitim ve sağlık olmak üzere birçok alanda erkeklere sunulanlara eşdeğerde fırsat ve yetkinlik vermek son derece büyük önem taşımaktadır. Dünyanın her yerinde kadın haklarını güvence altına almak için bir takım yasal değişikliklere ihtiyaç olduğu da kesin.

Kadına yönelik şiddetin ortadan kaldırılması ve toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda Birleşmiş Milletlerin fonksiyonu bir hayli önemli. Örgüt, ‘Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri’ çerçevesinde kadınlar ve kız çocuklarına karşı ayrımcılığı her yerde ortadan kaldırmayı hedefliyor. Bu hedefin gerçekleşmesinde birey olarak hepimizin katkısı son derece değerli. “Tek başıma ne yapabilirim ki?” demeyin. Cinsiyet ön yargısı kadınların önünü kesen en büyük bariyer. Sadece ön yargı ya da cinsiyet klişelerinin varlığını kabul etmenin hiçbir faydası yok. Artık harekete geçmenin zamanı… Birlikte önyargıyı ortadan kaldırabilir, eşit haklar için çalışabiliriz.

Cinsiyet eşitsizlikleriyle mücadele etmek sürdürülebilir bir gelecek inşa etmenin ön koşuludur. Haydi şimdi hemen bir araya gelelim, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde var olan tüm ön yargıları kıralım ve kadınların eşitliğini sağlamak için hep beraber kolları sıvayalım!

Şehnaz Tuna

Şehnaz Tuna

Editör / pausedergi@gmail.com

Klinik Psikolog

DİĞER YAZILARI