“Karşınızdaki kişiye önemli biri olduğunu hissettirin ve bunu içtenlikle yapın.” Dale Carnegie, Altın Kitap
Bir çocukla iletişim kurarken, onun boy seviyesine eğilmenin, gözünün içine bakarak dinlemenin ve gülümsemenin önemini duymuşsunuzdur. Dolaşımda bulunan birçok okul videosunda, öğretmen sınıfa girmekte olan öğrencilerini, tek tek her birinin istediği biçimde selamlamaktadır. Dünya liderleri toplum önünde ve içinde etki yaratmak istediklerinde kalabalıklar içindeki çocuklarla yine eğilerek ve gülümseyerek iletişim kurmaktadırlar. Bunun önemi ne?

Koçluk duruşunda kullanılan araçlardan biri olan rapport, karşınızdaki kişiye, olumlu bir tavırla, onun beden dili ve onun sözleriyle uyumlanmak anlamına gelir. Bu ne demek? Bir taraftan olumlu bir ifade, gülümseme ve bakışa sahip olarak iletişime geçmek. Ve karşınızdaki kişinin kullandığı dile dikkat vererek, onu duyarak, ona değer verdiğini hissettirmek. Kullandığı dili (sözel ve bedensel) düzeltmeksizin, yargılamaksızın izin vererek, kişinin kendine güvende hissetmesine, rahat olmasına ve açılmasına olanak sağlamaktır. Böylece diyalog daha içten ve daha derin kurulabilir. Daha güçlü bir bağ inşa edilebilir.

Bu bir teknik, evet. Ancak bu tekniği içselleştirerek gündelik hayatta samimiyetle uygulamak oldukça mümkün. Rapport kurmayı içselleştirebilirseniz, sadece karşınızdaki kişiye değil kendi iyi (hissetme) halinize de katkı sağlarsınız. Kafanızın içindeki (eleştirel/yargılayıcı) seslere kulak vermek yerine, insanları daha iyi duymaya ve onların hikayesine uyumlanmaya adım atarsınız. Uyumlanmak demek, o diyalogda, o kişiler arasında güçlü ve güvenli bir bağ oluşması demek. Sadece zihin ile değil kalp ile de iletişim kurmak demek. Güzel bir enerji yaratabilmek demek. Gündelik hayatın, ilişkilerin stresini hafifletebilmek, yönetebilmek, dönüştürebilmek demek. Evde, işyerinde, dışarıda veya sosyal çevrelerde uyumlanmayı ne kadar arttırabilirseniz, kendinizle ve çevreyle o kadar güçlü bağ hissedebilirsiniz.

Rapport kurabilmek için neler yapabilirsiniz:
– Karşındaki kişiye dikkatini verme
– Göz teması kurma
– Gülümseme
– İyi dinleme
– Onun diliyle konuşma, kelimeleri düzeltmeme
– Konuşmanın içindeki cevheri bulmaya odaklanma
– Konuşmanın içinden soru sorabilme
– Beden dilini aynalama
– Geri bildirim ihtiyacı varsa, izin isteyerek ilerleme
– Bir çocukla iletişim kuruluyorsa eğilme

Okullar açılıyor, yeni bir düzen kuruluyor. Uyumlanmanın bol olduğu keyifli bir sezon dilerim!