Zihin ve beden enerjinizi yükseltmenin beş yolu…

Yasaklar, sınırlamalar güzel değil. Üstelik mahrum kalınan şeylere karşı daha fazla iştah kabartıyor. Ancak bugünlerde beden ve zihin sağlığını koruyabilmek için bir miktar “bilinçli” gayret gerekiyor.

Mahrumiyet süresi başlangıçtan beri belirsiz. Muhtemelen… Bu belirsizlik ve tam bitiyor derken uzaması moral bozuyor olabilir. Online toplantı ve görüşmeler çoğalmış, birbiri ardına eklenmiş olabilir. İstemeseniz de mesaj ile iletişim trafiği artmış olabilir. Evden okul, mutfak işleri, ev işleri, yanı sıra evden işi sürdürme güçlüğü olabilir. Veya ev bu durumdayken, işe gitmeniz gerekiyor olabilir. Arada riskli temaslarda bulunup, izolasyon uygulamak zorunda kalabilirsiniz. Çevrenizde hastalarınız, hatta ne yazık ki kayıplarınız olabilir. Hal böyleyken, yüz yüze sosyalleşememenin eksikliği ölçülemeyen bir duygusal yük oluşturabilir. Duygusal yükler, yeme/içme/uyku rutinini olumsuz etkileyebilir. İşlerin içinde boğuluyor veya yalnız hissediyor olabilirsiniz. Daha nice yan etki…

Bundan çok daha zor koşullar elbette vardı, şu anda da var (savaşlar, göçler gibi). Ancak bu teselli genellikle yetersiz kalır. Her birimizin içinde bulunduğu koşullar, bu koşullara verdiği tepkiler, eşikler ve baş etme gücü farklı. Farkında olarak veya olmayarak kendimizi selin akışına bırakırsak, farkında olduğumuz veya olmadığımız bir sarmalın içine gireriz. Stres ve stres kaynaklı sorunlar, bir de bakmışız ki, artmış.

Bu dönemde kendimize nasıl sahip çıkabiliriz? Bilinçli gayreti nasıl gösterebiliriz? Sağlam ve bağlantıda kalabilmek için asgari gündelik uygulamalar neler olabilir?

Bedeni dinlendirmek için:

Günde en fazla 10 dakika şekerleme (power nap; ısrarla denerseniz sonuç alabilirsiniz)

Omuzları kolları, bacakları günde en az 3 kez serbest bırakma

Güne başlarken, gün ortasında ve gün bitiminde kolları kaldırarak güçlü bir nefes alma ve verme (mümkünse bahçe, balkon veya pencerede)

Yeterli oksijen alma

Zihni dinlendirmek için:

Günde toplam 5 dakika gökyüzüne bakma

Çevrimiçi görüşmeler arasında en az 2 dakika ara verme (ekransız, belki sadece boş boş oturarak, gözlere iyi gelecek bir yere bakarak)

Mesajlaşmayı, sosyal medyayı belli bir sınırda tutma

Haftada en az bir gün işle, telefonla bağlantıyı minimize etme (mümkünse kesme)

Herhangi (ekransız) bir hobiye, eğlenceye günlük en az 5 dakika ayırma

Sağlıklı iletişim için:

Konuştuğun kişinin gözlerinin içine bakma (çevrimiçinde ekranda kendimizi de görüyoruz, yine de dikkatinizi karşı tarafa vermeye çalışın)

Çevrimiçinde diğerlerini iyi dinleme ve sıranı bekleme

Evdekilerle yüz yüze (ekransız) yemek, sohbet ve zaman geçirme

Sevdiklerinle (mümkünse) sesli, görüntülü bağlantı

Mesajlara hak ettiği süreyi ve özeni vererek okuma (yanlış anlamalara engel olabilmek için)

Farkındalık için:

Ayak tabanını hissederek yürüme (günde en az 1 dakika)

Yediğin yemeğin, içtiğin suyun, çayın/kahvenin tadının, sıcaklığının, kokusunun farkına varma

Etrafa bakarak ve etrafı dinleyerek yürüme (ne kadar vakit varsa)

Ve Gülümseme: yüz kaslarını esnetme (tüm alanlara etki edecektir)

Bunları bilinçli olarak ve ısrarla yaparsanız, etkisini fark edeceksiniz. Üstelik bu etkiyi gözlemlemek dahi odağınızı değiştirecektir. Aksi takdirde odağınız sele kapılabilir, olumsuz ve faydasız alanlara çekiştirilebilir. Kolay değil; gelişmelerin hızlandığı, haberlerin bireylere hızlı eriştiği bir dönemdeyiz. Maruz kaldığımız, etkisi altına girdiğimiz olağanüstü bir gündem var.

Yukarıdakiler herkes için. Bunlarla birlikte, kendi özel durumunuzu mutlaka tartın. Bedeniniz ve zihninizin neye ihtiyacı var? Kendinize bir dakika ayırıp bunu düşünün. Bedeninizi tepeden tırnağa yoklayın. Nerelerde gerginlik var? Zihninizi gözden geçirin. Hangi düşünceler yakanızı bırakmıyor? Duygularınız ne alemde? Bunları kağıda dökün. Bu sayede hem bunları somutlaştıracak, hem içinizde taşımak yerine dışarı çıkarmış olacaksınız, hem de üzerinde çalışmanız için bir zemin oluşacak. Ortaya çıkan tablo için, kendiniz için şifanın ne olduğunu düşünüyorsanız, minik de olsa, kısa süreli de olsa, hiç vakit kaybetmeden uygulamaya başlayın, günlük hayatınıza dahil edin.

Aldous Huxley’nin söylediği gibi: “Değiştirebileceğinizden emin olabileceğiniz tek şey kendiniz.”. Zihninize ve bedeninize esneklik ve şifa dilerim!

Senem Tuğcuoğlu

Senem Tuğcuoğlu

WELL-BEING

DİĞER YAZILARI